The Marmara chalet : modern farmhouse for Ataturk
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2012
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Middle East Technical Univ
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Established in 1925, the Gazi Pap Farm has shown a planned development during the 1930s with its complementary functions of agriculture, industry, accommodation, entertainment, and leisure. The Marmara Chalet built as resident for Ataturk is one of the primary structures of the Farm premises, which defines the qualification of the 'modernity project' at its own scale. This early-dated structure realized by the Swiss architect Ernst Arnold Egli between the years 1928-1929, one year after he came to Turkey, reveals how the era perceived 'the modern' as much as tendencies of the architecture of Egli, and how it reflected these modes of presence to design/construction processes, and decision mechanisms. On the other hand, it is the messenger of the effective position of Egli at the Gazi Forest Farm that persisted during the 1930s with respect to planning and construction. Marmara Chalet is a part of the public park where the Marmara Pool, one of the primary entertainment/leisure places of the farm, is located. The structure designed as a modern farmhouse is an important example of the Early Republican period residences, its location characteristics complying with contemporary lifestyle, and its components satisfying functions such as meeting, gathering in balls, along with residing; showing modern design understanding, use of new materials and techniques, and many other minor details. Besides the appearance of the Farm developed as a manufacturing center with the Beer Factory and auxiliary buildings that would later be built by Egli, the park with the pool and the chalet is one of the focuses which contributed and still contributes to divergence of the premises from the image of a traditional manufacturing site of manufacture to that of a cultural space. This design performed by Egli immediately after he arrived Turkey, is the product of the environment he has newly came to as a Western architect, and his quests in regard to creation of architecture complying with the expectations of the employer. The arched porch pattern on the structure that is not seen in other designs by Egli, suggests the dilemmas of the transformation process in the culture of architecture experienced in late 1920s in Turkey. While the structure carries characteristics of modern residences with its steep sloped roof specific to the geography where Egli came from, wooden shutter windows, symmetrical and plain facades, its porched ground floor, and the interior pattern complying with the new life aspiration of the era, it does not completely represent the cubic definition that answers the architectural form and language of the time. The manufacturing and trade spaces which became distinct in the Gazi Forest Farm experience, and the life circles and details offered therewith provide detailed and substantial information as to ideational and formal base of modernization. It is evident that the transforming function of the Gazi Forest Farm with its specific qualities, such as the concept of occupant/designer in modern housing as a fairly new experience, the Western design understanding perceiving the interior and exterior of the building as a whole, cannot be ignored. It is a must to understand, evaluate and preserve the Marmara Chalet as part of early Republican period architecture heritage, like several structures with different functions on the Ataturk Forest Farm. Thus it will contribute to understand the Farm as a multilayered information package with its environment and its buildings The study aims to evaluate Marmara Chalet in the light of the original visual and written documentation accessed primarily at the Ataturk Archive of the Presidential Residence, the Archive of the Ataturk Forest Farm, and sources of other relevant institutions, and personal archives.
“…Bir insan, bir mimar ve bir teknik adam olarak görevimin, iyiden ve güzelden etkilenerek iyiyi ve güzeli yansıtmak olduğunu düşünüyordum. Bu, hayattan beklentimdi, bunu entelektüel bir program veya bir misyon olarak izlemem gerektiğine inanıyordum.” (Egli, 1969). Marmara Köşkü, Erken Cumhuriyet Dönemi “modernite projesi”nin kapsamını ve niteliğini kendi ölçeğinde tanımlayan “Gazi Orman Çiftliği Yerleşkesi”nin başlıca yapılarından birisidir. İsviçreli Mimar Ernst Egli’nin, 1930’lu yıllar boyunca devam eden Çiftliğin planlanması ve yapılaşması konularındaki etkili konumunun habercisi olan bu erken tarihli yapı, Egli mimarlığını olduğu kadar dönemin modern olanı nasıl algıladığını ve tasarım / inşa süreçlerine ve karar mekanizmalarına nasıl yansıttığını anlamayı sağlayan ilginç veriler sunar. Yapı, önündeki kamuya açık Marmara Havuzu ve Parkı’nın bir parçası olarak, kullanıcısını halktan soyutlamayan, aksine onunla biraraya getiren modern bir Çiftlik Evi olarak düşünülmüştür. Kullanıcısı Atatürk olan yapı, çağdaş yaşam biçimine uygun mekansal özellikleri, modern tasarım anlayışı, yeni malzeme ve teknik kullanımı ve diğer pek çok ayrıntısı ile önemli bir Erken Cumhuriyet Dönemi konutu örneği olmasına karşın yeterince araştırılmamıştır. Çalışmada, bütün bileşenleri ile modern üretim, yaşam, planlama ve yapı anlayışının temsili olan Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Marmara Köşkü’nün özgün yazılı ve görsel belgeler ışığında tanıtılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Egli tasarımı olan bu yapının yerleşkenin bileşeni olarak işlevi, kullanım değeri, yapıldığı dönemin tasarım çeşitliliğini örnekleyen kimliği ve dönemi ile kurduğu bağıntı bu makalenin başlıca tartışma konusudur.
“…Bir insan, bir mimar ve bir teknik adam olarak görevimin, iyiden ve güzelden etkilenerek iyiyi ve güzeli yansıtmak olduğunu düşünüyordum. Bu, hayattan beklentimdi, bunu entelektüel bir program veya bir misyon olarak izlemem gerektiğine inanıyordum.” (Egli, 1969). Marmara Köşkü, Erken Cumhuriyet Dönemi “modernite projesi”nin kapsamını ve niteliğini kendi ölçeğinde tanımlayan “Gazi Orman Çiftliği Yerleşkesi”nin başlıca yapılarından birisidir. İsviçreli Mimar Ernst Egli’nin, 1930’lu yıllar boyunca devam eden Çiftliğin planlanması ve yapılaşması konularındaki etkili konumunun habercisi olan bu erken tarihli yapı, Egli mimarlığını olduğu kadar dönemin modern olanı nasıl algıladığını ve tasarım / inşa süreçlerine ve karar mekanizmalarına nasıl yansıttığını anlamayı sağlayan ilginç veriler sunar. Yapı, önündeki kamuya açık Marmara Havuzu ve Parkı’nın bir parçası olarak, kullanıcısını halktan soyutlamayan, aksine onunla biraraya getiren modern bir Çiftlik Evi olarak düşünülmüştür. Kullanıcısı Atatürk olan yapı, çağdaş yaşam biçimine uygun mekansal özellikleri, modern tasarım anlayışı, yeni malzeme ve teknik kullanımı ve diğer pek çok ayrıntısı ile önemli bir Erken Cumhuriyet Dönemi konutu örneği olmasına karşın yeterince araştırılmamıştır. Çalışmada, bütün bileşenleri ile modern üretim, yaşam, planlama ve yapı anlayışının temsili olan Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Marmara Köşkü’nün özgün yazılı ve görsel belgeler ışığında tanıtılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Egli tasarımı olan bu yapının yerleşkenin bileşeni olarak işlevi, kullanım değeri, yapıldığı dönemin tasarım çeşitliliğini örnekleyen kimliği ve dönemi ile kurduğu bağıntı bu makalenin başlıca tartışma konusudur.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
The Marmara Chalet, The Ataturk Forest Farm, Ernst Arnold Egli, Early Republican Turkish architecture, Marmara Köşkü, Atatürk Orman Çiftliği, Ernst Arnold Egli, Erken Cumhuriyet Dönemi Mimarlığı
Kaynak
Metu Journal Of The Faculty Of Architecture
WoS Q Değeri
N/A
Scopus Q Değeri
Cilt
29
Sayı
1