Maliye Bölümü Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 29
  • Öğe
    Toll roads in Turkey: Private versus public
    (Elseiver, 2022) Solak, Ali Osman
    The main objective of this paper is to compare the toll rates on publicly and privately financed toll roads in Turkey. Public toll roads have reasonable toll rates and generate revenues that cover their costs, but public funds are not sufficient to expand the network. Private toll roads, on the other hand, have relatively high toll rates, resulting in low traffic volumes. This places a significant burden on the budget due to traffic-revenue guarantees. Turkish case shows that PPPs lead to higher tolls, resulting in the underutilization of infrastructure and efficiency losses. In the long run, traditional public financing seems to be the better option for toll road projects.
  • Öğe
    Housing policies in Turkey post 2002
    (ROUTLEDGE JOURNALS, TAYLOR & FRANCIS LTD, 2023) Solak, Ali Osman
    Turkey, under the Justice and Development Party (Adalet ve Kalkinma Partisi, AKP), has launched large-scale national housing programmes in line with the emerging international trend in low-income housing provision. This paper analyses the place of the government's housing programmes in economic policy and in the international context to illustrate the overall picture of the Turkish housing policy in the AKP era. Housing programmes have enabled low and middle-income people to access homeownership. However, other areas of housing policy such as land provision, taxes, subsidies, or housing finance have ignored the housing needs of low-income households. The case of Turkey reveals that the area on which the government should focus for low-income housing provision is access to affordable finance.
  • Öğe
    Late-stage academic entrepreneurship: Explaining why academic scientists collaborate with industry to commercialize their patents
    (Elsevier Science Inc, 2022) Aydemir, Nisa Yazıcı; Huang, Wan-Ling; Welch, Eric W.
    This study expands the scope of research on academic entrepreneurship to include academic inventors who actively engage in late-stage commercialization. It investigates post-patent involvement of academic scientists in the development of products based on their patented inventions. Using data from a 2010 national survey of 798 academic inventors listed on patents assigned to universities in 2006, our analysis shows that only 27% of the inventors were working with a company to further develop their invention for commercial use. Additionally, academic inventors who reported stronger entrepreneurial orientation, higher commercial significance of the patent, lower reliance of the patent on scientific literature, and stronger entrepreneurial disposition of their university were more likely to engage in post-patent commercial development. Our work contributes to the literature on the entrepreneurial behavior of academic scientists by further exploring a critical but relatively understudied post-invention stage of commercialization.
  • Öğe
    Squatter housing transformations in Turkey after 2002: Public choice perspective
    (Routledge Journals, Taylor & Francis Ltd, 2021) Solak, Ali Osman
    This article uses the public choice perspective to examine the squatter housing transformations in Turkey implemented by the Justice and Development Party (Adalet ve Kalkinma Partisi, AKP) after 2002. AKP used the discourse of earthquake risk to the public for speeding up and legitimating transformation projects and reducing social opposition. However, in practice the principal purpose of these transformation projects has been to increase voter support for the AKP by increasing economic growth and employment, obtaining revenue, and using this revenue for social housing projects. This paper concludes that transformation projects, where economic goals have priority, stimulate the economy and satisfy the government in the short term but harm the transformation itself and the squatter community.
  • Öğe
    Bounds testing approaches to housing demand in Turkey: Is there a real estate bubble?
    (Econjournals, 2016) Solak, Ali Osman; Kabadayı, Burhan
    In this study, housing demand in Turkey was examined with bounds testing approaches for the period of 1964-2014. The total square meters of houses sold was taken as housing demand. The explanatory variables of the study are the real price of one square meter of housing, real income level, and urban population. Firstly, stationary properties of the series were checked by unit root tests, then co-integration was investigated. Lastly, we ran the autoregressive lag model process. We found that Turkey is more sensitive to income level and there is positive relationship between prices and housing demand. This might be accounted for by the fact that houses are kinds of investment goods in Turkey. © 2016, Econjournals. All Rights Reserved.
  • Öğe
    Maliye eğitiminin vergi okuryazarlığı düzeyine etkisi: Abant İzzet Baysal Üniversitesi örneği
    (2018) Teyyare, Erdoğan
    Okuryazarlık düzeyi toplumların kalkınmışlık seviyesinin bir göstergesi olmakla birlikte eğitim ile yükselen bir olgudur. Vergi okuryazarlığı, ekonomik birimlerin gelirinin nasıl vergilendirildiğini, ödemesi gereken verginin nasıl belirlendiğini, nasıl beyanname vermesi gerektiği gibi vergiyi oluşturan unsurlar hakkında bir takım bilgi ve beceriye sahip olunmasını ifade etmektedir. Hiç şüphe yok ki vergi okuryazarlık düzeyi konusunda eğitim temel rol oynamaktadır. Bu amaçla çalışmada Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi maliye bölümünde eğitim gören öğrencilere yönelik bir araştırma yapılmıştır. Yapılan araştırmada analiz bulgularına göre maliye eğitiminin vergi okuryazarlık düzeyinin artmasına katkı sağladığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca gruplar arası karşılaştırma yapıldığında, sınıf düzeyi ve akademik başarı düzeyi yükseldikçe okuryazarlık düzeyinin arttığı, cinsiyet ve öğrenim türüne göre ise anlamlı bir farklılık olmadığı sonucu ortaya çıkmışt
  • Öğe
    Vergi hukukunda maktu vergi ve tutarların “Yeniden Değerleme Oranına” endekslenerek güncellenmesinin “Vergilerin Kanuniliği İlkesi” açısından değerlendirilmesi
    (2015) Ayyıldız, Yaşar
    Vergilerin kanuniliği ilkesi gereği vergilendir- me yetkisi aslen yasama organının uhdesindedir. Ancak yasama organının konuyu bütün ayrıntıları ile düzenlemesi mümkün değildir. Özellikle enf- lasyonist dönemlerde maktu vergilerin günün ekonomik koşullarına göre güncellenmesi gerek- tiğinden bu yetki belirli şartlar ve kısıtlamalarla Bakanlar Kuruluna verilmiştir.Ancak zamanla Ba- kanlar Kurulu da bu yetkisini kullanma konusun- da yetersiz kalmıştır.Bu nedenle maktu vergilerin güncellenmesi amacıyla, Vergi Usul Kanunu’nda yer alan yeniden değerleme oranı baz alınarak yıl- lık otomatik bir endeksleme sistemine geçilmiştir. Ancak sistemin vergilerin kanuniliği ilkesi karşısın- daki durumu konusunda zaman zaman tereddüt- ler ortaya çıkmıştır. Anayasa Mahkemesi konunun anayasal itirazlar çerçevesinde makul bir temele oturmasında önemli bir görev üstlenmiştir. Bu nedenle çalışmada önce konunun te- orik ve yasal çerçevesi çizilmiştir. Yeri geldikçe doktrinde yer alan tartışmalara yer verilmiştir. Akabinde Anayasa Mahkemesinin örnek bazı ka- rarları ışığında sisteme bakışı ele alınmıştır. Ana- yasa Mahkemesi, vergilerin yeniden değerleme oranına endekslenerek güncellenmesini, anayasal ilkelere aykırı görmemektedir. Ancak doktrinde özellikle para cezaları ile ilgili tartışma halen sür- mektedir. Bu nedenle, vergilerin güncellenmesi sisteminde daha dikkatli olunarak belirli detaylarla ilgili bazı düzenlemelerin yapılması gerektiği so- nucuna varılmıştır.
  • Öğe
    Gelirin vergilendirilmesinde engellilik indirimi tutarlarının reel değerlerinin korunması sorunu
    (2017) Demirli, Yunus
    Türk vergi sistemi içerisinde engellilerin korunmasına yönelik pek çok ayırımcı düzenleme bulunmaktadır. Bu düzenlemelerden biri de Gelir Vergisi Kanununun 31'inci maddesinde yer alan "Engellilik İndirimi" müessesesidir. Engellilik indirimi gelir vergisi içinde farklı isimlerle hep var olmuştur ve son olarak tutarları bakımından 2003 yılında yeniden düzenlenmiştir. Bu indirimden gelir unsurları ve engel düzeyi bakımından getirilen sınırlamalar nedeniyle tüm engelliler yararlanamamaktadır. Engellilik indiriminden; %40 ve üzeri engel düzeyinde olan ücretliler ve serbest meslek erbapları ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kimseler arasında engelli bulunanlar ve kazancı basit usulde vergilendirilen ticari kazanç sahipleri yararlanabilmektedir. İndirim tutarları engellilik derecelerine göre değişmektedir. Bu tutarların enflasyon karşısında aşınmasını önlemek amacıyla 2003 yılı sonrasında her yıl yeniden değerleme oranında artırılması hüküm altına alınmıştır. Bu çalışmada indirim uygulamasındaki sınırlamalar ve her yıl belirlenen maktu engellilik indirimi tutarlarının reel değerlerini koruyup korumadığı araştırılmıştır. Çalışma sonucunda 2003 yılından günümüze hem engellilik dereceleri arasındaki nispi ilişkinin bozulduğu hem de engellilik indirimi tutarlarının enflasyon ve asgari ücretin brüt tutarı karşında eridiği tespit edilmiştir. Bu bağlamda engellilere yönelik adalet sağlayıcı düzenlemelerin yapılması önerilmiştir.
  • Öğe
    Türkiye’de bölgelere göre teşvik politikalarının kamu maliyesi çerçevesinde analizi: WASPAS uygulaması
    (2020) Ertürk, Yasin; Şahin, Serdar; Koçak, Deniz
    Bölgeler arası farklılıkların artması, günümüz Türkiye’sinde ciddi bir politika kaygısı yaratmaktadır. Bölgesel eşitsizliklerin artması, kutuplaşma eğiliminin artması, gelir dağılımının bozulması gibi farklılıklar ise ekonomik, mali, siyasi ve sosyal alanlarda birçok sorunların yaşanmasına neden olmaktadır. Bu sorunların üstesinden gelmek amacıyla bölgesel sorunların iyi bir şekilde analiz edilmesi ve bölgesel kalkınmanın sağlanması adına çalışmalar yapılması gerekmektedir. Bu çerçevede önemli bir maliye politikası aracı olan teşvik politikalarına başvurulmaktadır. Teşvikler ile çeşitli alanlarda geri kalmış bölgelere yatırım yapılarak mevcut sorunların çözülmesi amaçlanmaktadır. Çalışmada bölgesel kalkınma ekseninde teşvik politikaları ele alınacak olup, mevcut durum kamu maliyesinin amaçları doğrultusunda değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda Türkiye’nin İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması - 2 (İBBS-2) düzeyindeki 26 bölgesinin teşvik politikalarının değerlendirilmesinde mali, politik, demografik, dış ticaret, istihdam ve eğitim kategorilerinde çeşitli göstergeler toplanmıştır. Bölgelerin 2018 yılına ait farklı kategorilerdeki toplam 13 göstergesinin bütüncül olarak değerlendirilmesi amacıyla WASPAS yöntemine başvurulmuştur. Çalışma sonucunda elde edilen bulgular, gelişmiş olarak nitelendirilebilecek bölgelerin üst sıralarda, nispeten geri kalmış bölgelerin ise alt sıralarda yer aldıklarını göstermektedir. Bu sonuçlar sayesinde sistemin eksik ve aksayan yönlerinin çözümüne ilişkin öneriler getirilmeye çalışılmaktadır.
  • Öğe
    Muhasebe meslek mensupları gözünden usulsüzlüklerin uzlaşma kapsamından çıkarılması
    (2019) Demirli, Yunus; Ayyıldız, Yaşar
    Usulsüzlük ve özel usulsüzlük kabahatleri 2018 yılında yapılan değişiklik ile tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamından çıkarılmıştır. Çalışmada tarhiyat öncesi uzlaşma kapsamını daraltan kanuni düzenlemenin muhasebe meslek mensupları gözünden değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda Türkiye genelinde yapılan anket çalışması ile 650 meslek mensubunun uzlaşma kapsamını daraltan ilgili düzenleme hakkındaki görüşleri sorgulanmıştır. İdarenin, ilgili düzenlemeyle, küçük tutarlı uyuşmazlıkları aynı kanun kapsamında yeniden düzenlenen ve daha kısa sürede sonuç alınabilen cezalarda indirim uygulaması ile çözüme kavuşturma arzusunda olduğu görülmüştür. Bu durumun, idari yoğunluğu azaltması nedeniyle uzlaşma kurumunun etkinliğini artırıcı nitelikte olduğu söylenebilir. Ancak araştırmada, katılımcı meslek mensuplarının uzlaşma kapsamının daraltılmasını çoğunlukla doğru bulmadıkları sonucuna ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Türk vergi sisteminde ücret tabanlı istihdam teşvikleri: Gelir vergisi stopaji teşviki/desteği ve ücret istisnası
    (2015) Demirli, Yunus
    Ülkemizde istihdamın artırılması amacını taşıyan, işveren ve çalışanların yararlanabildiği farklı teşvik uygulamaları bulunmaktadır. Bu çalışmada gelir vergisi tevkifatı yoluyla işverenlere sağlanan “destek”, “teşvik” ve “istisna” nitelikli mali düzenlemeler; hukuki nitelikleri, uygulama şekilleri, yöntemleri, ekonomik avantajları bakımından incelenmiş ve temel özellikleri bakımından karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda ücret tabanlı istihdam teşviklerinin; geçim indiriminden düşük oranda yararlanacak personel istihdamına öncelik verilmesine ve istihdam politikalarında ayırımcılık yapılmasına neden olabileceği tespit edilmiştir. Ayrıca teşvik aracı olarak kullanılan müesseselerin hukuki nitelikleri farklı olmasına rağmen, uygulama yönteminin aynı olduğu görülmüştür. Karmaşa ve ihtilafa neden olan bu uygulamaların ilgili mevzuatta hukuki birliğin sağlanması amacıyla “destek” müessesesi olarak düzenlenmesi önerilmiştir.
  • Öğe
    Türkiye’nin net petrol ithalatının fiyat ve gelir esneklikleri: ARDL modelleme yaklaşımı ile eşbütünleşme analizi
    (2013) Solak, Ali Osman; Beşkaya, Ahmet
    Bu çalışmada, Türkiye'nin net petrol ithalatının fiyat ve gelir esnekliklerinin tahmin edilmesi amaçlanmıştır. Bunun için, 1970-2010 dönemini kapsayan yıllık veriler kullanılarak ARDL modelleme yaklaşımıyla eşbütünleşme analizi yapılmış ve aynı yaklaşımın hata düzeltme modeli uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlara göre net petrol ithalatının gelir esnekliği uzun dönemde 0,67; kısa dönemde 1,11 olarak bulunmuştur. Net petrol ithalatının fiyat esnekliği ise beklenen negatif işarete sahip olmakla birlikte, gerek kısa dönem gerekse uzun dönem için istatiksel olarak anlamlı değildir. Buna göre net petrol ithalatının, kısa ve uzun dönemde petroldeki fiyat değişmelerinden etkilenmediği sonucuna varılabilir.
  • Öğe
    The role of technological innovations in rising health care costs
    (2002) Köse, Seyit
    Despite the rising resources devoted to health care in various countries particularly in recent years, health services could not have been delivered at the extent of desired coverage and quality to the citizens. This paper examines the technology factor, considering the financial scheme of the sector, among various basic reasons of this fact what some of the current research argue. In this regard, the developments in health care sector in Turkey along with the OECD countries for this end are emphasized. Indeed, technology suppliers have charged the cost of investments in R&D in the sector from both own citizens and the technology importers. Consequently, Turkey as a technology importer should make a choice about the coverage extent in accessing to the technological advances in health sector for its citizens. In Turkey the studies related to planning and settling policies in health sector appear that they could not grasp neatly this phenomenon. This study aims at shedding some light on the matter so as to fill this void.
  • Öğe
    Türkiye otobüs ile şehirler arası tarifeli yolcu taşımacılığı sektörünün rekabet düzeyi
    (2014) Solak, Ali Osman
    Bu çalışmada, şehirler arası yolcu taşımacılığından önemli pay alan, otobüs ile şehirler arası tarifeli yolcu taşımacılığı sektörünün rekabet düzeyi ele alınmıştır. Sektörün genelinde 340 firmanın taşımacılık yapmasından dolayı, piyasa davranışlarını belirleyecek ölçüde bir yoğunlaşma bulunmamakta ve sektör genel olarak rekabetçi bir yapı arz etmektedir. Coğrafi pazarlar diyebileceğimiz taşıma hatları ise oligopolistik yapı özelliği göstermektedir. Ancak, bu oligopolistik yapı içinde faaliyet gösteren teşebbüsler tekelci davranışta bulunamamaktadır. Bu durum, pazardaki potansiyel ve intermodal rekabet baskısından kaynaklanmaktadır. Nitekim rekabet otoritesi olan Rekabet Kurulu da sektöre ilişkin kararlarında bu hususa dikkat çekmiştir.
  • Öğe
    Maliye politikalarının keynesyen olmayan etkileri: Türkiye örneği
    (2011) Dökmen, Gökhan; Vural, Tarık
    Son yıllarda maliye politikası uygulamaları dikkat çekici bir gelişme göstermiştir. Maliye politikası uygulamalarının en genel kabul görmüş biçimi, daraltıcı maliye politikasının toplam çıktı üzerindeki etkisinin kısa dönemde negatif olduğudur. Ancak son dönemde yapılan ampirik çalışmalarda, mali daralmanın toplam çıktı üzerinde genişletici etkilere neden olduğuna ilişkin çeşitli bulgulara rastlanmıştır. Bu çalışmada mali daralmanın genişletici olup olmadığı, Türkiye açısından incelenmiştir. Çalışmada, 1990:1-2010:4 dönemine ilişkin çeyreklik veriler kullanılmış olup maliye politikalarının makroekonomik etkileri, vektör hata düzeltme modeli çerçevesinde analiz edilmiştir. Sonuçlar da göstermiştir ki; kamu harcamalarına verilen bir şoka gayrisafi yurtiçi hasılanın tepkisi pozitiftir. Benzer şekilde vergilerdeki bir şok karşısında da gayrisafi yurtiçi hasılanın tepkisi pozitiftir.
  • Öğe
    Türkiye'de teknoparklara yönelik teşvikler ve teknoparkların bilim ve teknoloji kapasitesinin gelişimine katkısı
    (2014) Demirli, Yunus
    Bilgi çağında ekonomik rekabet, Ar-Ge ve inovasyon aracılığıyla, köklü bir değişim geçirmiş, bu dönemde “Bilim ve Teknoloji (BT) Kapasitesini” geliştirebilen ülkeler rekabet üstünlüğü sağlamıştır. Bu dönemde ülkelerin BT kapasitesini artırmak amacıyla başvurduğu kurumlardan biri de teknoparklardır. Teknoparklar, piyasanın yetersiz olduğu Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri için altyapı sağlamakta ve vergisel ya da genişletilmiş teşvik araçlarıyla girişimcilere farklı avantajlar sunmaktadır. Bu çalışmada amacımız, Türkiye’deki teknoparkların girişimcilere, Ar- Ge personeline ve yönetici şirketlere sunduğu teşvikleri incelemek ve teknoparkların, 2001 yılından beri uygulanan teşviklerin de katkısıyla, Türkiye’nin BT kapasitesinin temel göstergelerine (Ar-Ge yoğunluğu, Ar-Ge personeli istihdamı, patent üretimi ve YTÜ ihracı) yaptığı katkıları tespit etmektir.
  • Öğe
    Vergi Usul Kanunu'na muhalefet suçlarından defter ve belgeleri gizleme suçunda tebligat işleminin önemi: Yargı kararları ışığında bir değerlendirme
    (2019) Somuncu, Ahmet; Ayyıldırım, Kadir
    Vergilendirmeye ilişkin işlemlerde tebligat, beyana dayalı tarhiyat dışında, tarh edilen vergi ve buna ilişkin kesilen vergi cezaların ödene-cek aşama olan tahakkuk safhasına geçebilmelerine ve ayrıca ödeme zamanı geçmiş vergi ve cezalar için düzenlenecek ödeme emri sonrasın-da bunların cebren tahsiline imkân tanımaktadır. Ayrıca tebligat, mükel-leflerin lehlerine ya da aleyhlerine olacak vergilendirmeye ilişkin bir işlemden haberdar olmalarına, bu bağlamda idari ya da yargısal bir takım haklarını kullanmalarına olanak sağlamaktadır. Tüm bunların yanı sıra tebligat bazı hallerde, mükelleflerin vergiye ilişkin şekli ödevlerini yeri-ne getirmelerinin talep edilmesinde aracılık görevi üstlenmektedir. Nitekim VUK md.139 gereği, hakkında vergi incelemesi yapılacak olanlar-dan çeşitli sebeple iş yerlerinde inceleme yapılamayacak kimselerin defter ve belgelerini inceleme yapılmak üzere daireye getirmesi kendilerin-den yazı ile istenir. Bu bağlamda kendisine usulüne uygun tebligat yapı-lan mükellefler, haklı bir mazeret göstermeksizin defter ve belgelerini kendilerine tanınan süreler içerisinde inceleme elemanına getirmezlerse, defter ve belgeleri ibraz etmemiş sayılacaklardır. Bu eylem, bir yandan VUK md.30/(2)-3 uyarınca re’sen vergi tarhiyatı sebebi iken, bir yandan da VUK md.359/(a)-2 uyarınca kaçakçılık suçunu oluşturur.
  • Öğe
    Obezite vergisine ilişkin halkın düşünceleri: Türkiye'de bir alan araştırması
    (2015) Ayyıldız, Yaşar; Demirli, Yunus
    Obezitenin birey ve toplum sağlığı açısından oluşturduğu tehdit gün geçtikçe artmaktadır. Devletler, bu tehditle mücadelede farklı araçlar kullanmaktadır. Bu araçlardan biri de obezite vergisidir. Obezite ile mücadelede, sağlığı koruma amaçlı olarak, değişik isim ve farklı konularda vergi öneri ve uygulamalarına rastlanmakla birlikte "Obezite Vergisi" genel bir isim olarak kullanılmaktadır. Çalışma kapsamında, Türkiye'de uygulanma ihtimali bulunan "Obezite Vergisi" ile ilgili olarak, halkın düşüncelerini ölçmek amacı ile Türkiye genelinde ankete dayalı bir alan araştırması ve buna dayalı istatistiki analizler yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre halkın obezite ile mücadelenin gerekliliğine inandığı ancak verginin fiskal amaçla alınacağı endişesi taşıdığından bu mücadelenin vergi dışı araçlarla yapılmasını arzuladığı tespit edilmiştir. Çalışma politika yapıcılar için; obezite vergisinin obezite ile ilgili regülasyonları tamamlayıcı ve kamuoyu desteğini alan etkin, bağımsız bir vergi olarak konulabileceğini ancak böyle bir verginin hasılatının obezite ile mücadele veya sağlıklı ürünlerin sübvansiyonu için harcanmasını önermektedir
  • Öğe
    Financial liberalization and economic growth in Turkey: A Reexamination
    (2015) Dinar, Gülenay Baş; Dalgıç, Başak Çakar; İyidoğan, Pelin Varol
    Finansal liberalizasyon ve ekonomik büyüme arasındaki nedensel ilişkiyi teorik ve ampirik olarak inceleyen geniş bir yazın bulunmaktadır. Konunun temelleri, finansal liberalizasyonun yüksek tasarruf ve yatırım oranlarının yanısıra teknolojik gelişmeler aracılığıyla ekonomik büyümeye yol açtığını vurgulayan McKinnon Shaw hipotezine dayanmaktadır. Ampirik çalışmaların bir kısmı McKinnon Shaw hipotezini desteklerken bazıları ise karşıt yönde sonuçlara ulaşmışlardır. Bu çerçevede, çalışmada Türkiye için 1998-2012 dönemine ait güncel verilerle finansal liberalizasyon ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki incelenmektedir. Analiz dönemi içerisindeki olası yapısal kırılmalar dikkate alınarak öncelikle Zivot-Andrews birim kök testi ve Gregory-Hansen eşbütünleşme analizi uygulanmaktadır. Daha sonra ilgili değişkenler arasındaki nedensellik ilişkisi Toda-Yamamoto yöntemiyle incelenmektedir. Çalışmanın temel bulguları (i) Türkiye ekonomisinde finansal liberalizasyon ve ekonomik büyüme arasında uzun dönemli bir ilişkinin bulunduğu (ii) Nedensellik ilişkisinin ekonomik büyümeden finansal liberalizasyona doğru gerçekleştiği şeklindedir.
  • Öğe
    Gelir vergisi sisteminin alternatifleri ve değerlendirilmesi
    (2009) Demirli, Yunus; Güran, M. Cahit
    Dünyadaki sermaye hareketlerine bağlı olarak artan vergi rekabeti, ülkeleri küresel mali gerçeklere uymaya ve vergi yapılarında reforma gitmeye zorlamaktadır. Vergilemede temel amaç; temel vergileme ilkeleri ile tanımlanan hedeflere ulasmak olsa da, dönemler ve ülker açısından vergi reformlarının öncelikleri değismektedir. Bu çalısmada, kapsamlı gelir vergisi sisteminin alternatifi olarak dünyada yaygın sekilde uygulanan; düz oranlı gelir, ikili gelir ve kisisel harcama vergisi sistemlerinin incelenmesi ve bu sistemlerin vergi reform çalısmalarının yöneldiği hedefler açısından sahip oldukları üstün ve dezavantajlı yönlerin tesbiti amaçlanmaktadır. Çalısmada ulasılan temel sonuç; günümüz vergi reformlarının esas olarak ekonomik etkinliği sağlama amacına yöneldiği ve alternatif sistemler arasında düz oranlı gelir vergisi sisteminin bu amacı en iyi sağlayan seçenek olduğu seklindedir.