Yazar "Kavak, Ayşe" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 48
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Acitretine bağlı paronişyal piyojenik granülom(2003) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali HaydarRetinoidler, yüksek oranda etkinlikleri yanında, yan etkileri oldukça iyi bilinen ajanlardır. Tırnakta oluşturdukları yan etkiler ise daha az sıklıkta bildirilmektedir. Burada, hidradenitis suppurativa nedeni ile acitretin tedavisi uygulanan bir hastada ortaya çıkan paronişyal piyojenik granülom sunulmuştur.Öğe Ağrılı subungual bir nodül: Subungual ekzostoz(2004) Tüzüner, Tolga; Kavak, Ayşe; Üstündağ, Nil; Parlak, Ali HaydarSubungual ekzostoz selim, gelişimi sıklıkla edinsel olan ve ayak distal falanks dorsal medial yüzde görülen ağrılı soliter bir tümördür. Sağ ayak başparmağında iki yıldır var olan kitle ve ağrı şikayetiyle başvuran 16 yaşındaki erkek hastada, yapılan radyolojik ve histopatolojik incelemeler sonucu subungual ekzostoz tanısı kondu. Tümör, falanks kortikal yüzeyinden zemini ile birlikte tümüyle çıkarıldı. Hastanın 11 aylık izleminde nüks gözlenmedi. Subungual ekzostozun klinik olarak diğer benign kemik tümörleri ve lezyonlarıyla ve epidermoid karsinom gibi malign tümörlerle karışabileceği unutulmamalıdır.Öğe Alopecia areata in Turkey: demographic and clinical features(Wiley, 2008) Kavak, Ayşe; Yeşildal, N.; Parlak, A. H.; Gökdemir, G.; Aydoğan, I.; Anul, H.; Baykal, C.Background Alopecia areata is a complex genetic disease with still many unknown aspects, and many studies have been tried to find some clues about it. Objective We aimed to investigate the demographic and clinical characteristics of alopecia areata in Turkish patients. Methods Demographic data, localization, attack number in addition to some parameters such as disease duration, severity, age of onset, family history and ophiasis pattern were evaluated in 539 alopecia areata patients. Results The male to female ratio was 1.6 : 1. Occipital and beard-moustache areas were mostly affected. Positive family history was noticed in 24.1% of the patients. The age of onset was earlier in women than in men (P = 0.04). Severe forms showed more persistent (>= 1 year) disease duration (P = 0.00). Ophiasis was more common in severe, long duration (>= 1 year) and early onset (<= 18 years) disease (P = 0.00 for all parameters). Childhood alopecia areata (<= 18 years) was also associated with long duration of the disease (P = 0.016) and positive family history (P = 0.008) when compared with adult onset (> 18 years) alopecia areata.Öğe Altın tedavisi sırasında görülen Pityriasis Rosea benzeri döküntü(2000) Kavak, Ayşe; Alper, Murat; Atila, SelimÇeşitli romatolojik ve deri hastalıklarında sistemik altın tedavisinin yararlı etkileri yanında, mukokütanöz yan etkileri de bilinmektedir. Altın tedavisi sırasında pitriyasis rosea benzeri erüpsiyonu olan bir romatoid artrit hastası sunuldu. Döküntü, tedavinin kesilmesi ile geriledi.Öğe Bakteri nedenli deri infeksiyonlarından izole edilen mikro-organizmalar ve antibiyotik duyarlılıklarının değerlendirilmesi(2003) Parlak, Ali Haydar; Şahin, İdris; Kavak, Ayşe; Öksüz, Şükrü; Öztürk, ElifDeri infeksiyonlarına neden olan bakteriler, tedavide kullanılan antibiyotiklerin in vitro duyarlılıkları ve piyodermilerde kullanılabilecek antibiyotik seçeneklerinin belirlenmesi amacıyla, primer veya başka bir dermatolojik hastalığa sekunder olarak gelişmiş bakterilere bağlı deri infeksiyonu bulunan 163 olgu çalışma kapsamına alındı. Kültürde üreme görülen 103 (%63.2) olgunun 37'sı sekunder bakteriyel deri infeksiyonu, 28'i fronkül, 11 'i folikülit, sekizi impetigo, altısı karbonkül, altısı perioniksis, dördü ektima ve üçü apse tanısı almıştı. Bakteriyel deri infeksiyonlarından 67 (%65)'sinde Staphylococcus aureus, 14 (%13.6)'ünde koagülaz-negatif stafilokok, 10 (%9.7)'unda A grubu beta-hemolitik streptokok, sekizinde (%7.8) Gram-negatif çomak, dördünde (%3.9) alfa-hemolitik streptokok izole edildi. İzole edilen S. aureus kökenlerinin penisilin ve oksasilin direnci sırasıyla %86.6 ve %25.4 olarak saptandı. İzole edilen sekiz Gram-negatif çomağın hepsi disk difüzyon yöntemi He piperasilin, amikasin ve imipeneme duyarlı bulundu. Çalışmada 10 köken, A grubu beta- hemolitik streptokok olarak izole edilirken, bu bakterilerde, bir kökende görülen eritromisin direnci dışında, antibiyotik direnci saptanmadı. Sonuç olarak, bakteriye! deri infeksiyonlarının en sık etkeni S. aureus olarak saptandı. Stafilokoklarm neden olduğu deri infeksiyonlarının tedavisinde yaygın olarak kullanılan beta-laktam antibiyotiklere karşı yüksek oranda direnç vardı. Bulgular akne tedavisinde sıkça kullanılan tetrasiklin ve eritromisinin, piyodermilerin ampirik tedavisinde ideal bir seçenek olmadığını düşündürmektedir. A grubu beta-hemolitik streptokok infeksiyonlarının tedavisinde halen birinci seçeneğin penisilin olduğu ve infekte deri ülserlerinin etkenleri arasında Gram-negatif çomakların da düşünülmesi gerektiği sonucuna varıldı.Öğe Bilateral multiple piloleiomyomas on the breast(Churchill Livingstone, 2004) Alper, Murat; Parlak, Ali Haydar; Kavak, Ayşe; Aksoy, Kasım A.Piloleiomyomas are benign smooth muscle tumors arising from the erector pilorum muscles in the skin. They vary in size and number, and are often spontaneously painful or sensitive to touch and cold. In this paper, we present two young female patients who have multiple breast piloleiomyoma and discuss the related findings.Öğe Bullous pemphigoid on an incision scar of total knee prosthesis [8](Medknow Publications and Media Pvt. Ltd, 2006) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali Haydar; Çetinkaya, Reyhan; Tüzüner, Tolga[No abstract available]Öğe Can a spinal cord tumor cause brachioradial pruritus?(Mosby, Inc, 2002) Kavak, Ayşe; Döşoğlu, MuratA woman had burning pruritus on both arms and thenar regions for 1 year. The location of pruritus was consistent with C5-C6 dermatomes. Brachioradial pruritus caused by spinal cord tumor was diagnosed. Although cases of brachioradial pruritus were reported in cervical osteoarthritis and cervical rib previously, to our knowledge, our patient is the first reported case of brachioradial pruritus caused by a tumor.Öğe Chronic actinic dermatitis: Associated depigmentation and its relationship with "compositae" dermatitis(2003) Kavak, Ayşe; Alper, MuratA variety of etiologies such as photoallergic, phototoxic, immunologic and metabolic factors have been postulated in chronic actinic dermatitis. Presented case had a chronic eczematous plagues consistent with chronic actinic dermatid. In addition, he had an uncommon lesion presented as vitiligo like depigmentation. Sesquiterpene lactone mix was positive in the standard patch test. Thus, we discussed the relationship between chronic actinic dermatitis and "compositae" dermatitis according to the result of this test. Finally, the effectiveness of azathioprine treatment was summarized.Öğe Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda Hepatit B, C ve HIV enfeksiyonları açısından bir değerlendirme(2002) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali Haydar; Akman, Ramazan Yavuz; Yeşildal, Nuray; Anul, Hüseyin; Aydoğan, İlker; Çiçekçi, Bülent; Kaya, DemetSitiliz başta olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH), bazen hepatit B, C ve HIV enfeksiyonlarına eşlik edebilir ya da geçişini kolaylaştırabilir. Bu çalışmada 50 CYBH'ı olan hastanın demografik özellikleri yanında, hepatit B, C ve HIV enfeksiyonu açısından taramaları yapıldı. CYBH'dan genital ülserle seyredenler ya da daha önce bu enfeksiyonlardan herhangi birini geçirmiş olmanın, hepatit B, C ve HIV enfeksiyonu açısından riski araştırıldı. Çalışmaya alınan 50 hastanın 26'sında (%52) kondiloma aküminata, 9'unda (%18) sifiliz, 5'inde (%10) nongonokoksik üretrit, 4'ünde (%8) molluskum kontagiosum, 3'ünde (%6) gonore, 3'ünde (%6) herpes genitalis vardı. Hastalarda anti HBc pozitifliği, kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha yüksek bulundu, hepatit C ve HIV enfeksiyonu açısından anlamlılık saptanmadı. Elli hastanın genel değerlendirmesi yanında, genital ülserasyonla seyreden CYBH ve daha önce geçirilmiş CYBH'nın hepatit B riskini arttırmadığı ortaya çıktı. Sonuç olarak, cinsel temasta korunma ile sadece dermatolojik ya da ürolojik olarak sık karşılaşılan CYBH'dan değil, hepatit B gibi enfeksiyonların önlenmesinin mümkün olabileceği düşünüldüÖğe Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda Hepatit B,C ve HIV enfeksiyonları açısından bir değerlendirme(2002) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali Haydar; Akman, Ramazan Yavuz; Yeşildal, Nuray; Anul, Hüseyin; Aydoğan, Ilker; Çiçekçi, BülentSitiliz başta olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH), bazen hepatit B, C ve HIV enfeksiyonlarına eşlik edebilir ya da geçişini kolaylaştırabilir. Bu çalışmada 50 CYBH'ı olan hastanın demografik özellikleri yanında, hepatit B, C ve HIV enfeksiyonu açısından taramaları yapıldı. CYBH'dan genital ülserle seyredenler ya da daha önce bu enfeksiyonlardan herhangi birini geçirmiş olmanın, hepatit B, C ve HIV enfeksiyonu açısından riski araştırıldı. Çalışmaya alınan 50 hastanın 26'sında (%52) kondiloma aküminata, 9'unda (%18) sifiliz, 5'inde (%10) nongonokoksik üretrit, 4'ünde (%8) molluskum kontagiosum, 3'ünde (%6) gonore, 3'ünde (%6) herpes genitalis vardı. Hastalarda anti HBc pozitifliği, kontrol grubuna göre anlamlı olarak daha yüksek bulundu, hepatit C ve HIV enfeksiyonu açısından anlamlılık saptanmadı. Elli hastanın genel değerlendirmesi yanında, genital ülserasyonla seyreden CYBH ve daha önce geçirilmiş CYBH'nın hepatit B riskini arttırmadığı ortaya çıktı. Sonuç olarak, cinsel temasta korunma ile sadece dermatolojik ya da ürolojik olarak sık karşılaşılan CYBH'dan değil, hepatit B gibi enfeksiyonların önlenmesinin mümkün olabileceği düşünüldüÖğe Diet in the prevention from skin cancers(2004) İstek, Nilgün; Yeşildal, Nuray; Kavak, AyşeThe relationship between disease and diet has been studied intensively in the recent years. Therefore, the current data on this topic has been increased tremendously. Additionally, since contemporary management for most cancers is usually disappointing, the relation with diet gained more attention. In this article, the role of diet in etiopathogenesis of skin cancers has been emphasized.Öğe Düzce ve Bolu'da 13-19 yaş grubu gençlerde deri hastalıkları-Retrospektif bir ön çalışma(2001) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali Haydar; Aydoğan, İlker; Anul, Hüseyin; Yeşildal, NurayBu çalışmada Düzce ve Bolu'da 13-19 yaş grubu gençlerde, hastalıkların poliklinik başvuru sıklığı retrospektif olarak araştırıldı. Çalışmaya 1001 hasta alındı. Tüm kayıtlar içinde sıklığın %1 ve üzerinde olduğu hastalıklar, ayrıca her iki cinsiyette en sık görülen 5 deri hastalığı değerlendirmeye alındı. 13-19 yaş grubunda, en sık akne vulgaris (%22.4) saptandı. Bu yaş grubunda kontakt dermatit (%6.6), böcek ısırığı (%3.8), seboreik dermatit (%3.6), scabies (%3.3), psoriasis (%2.9), tinea pedis (%2.6) ve tinea versikolor (%2.5) yaygın görülen hastalıklar arasında idi. Akne vulgaris kız (%21.7) ve erkek (%23.5) hastalarda da en sık görülen dermatoz idi. Sonuçta, spesifik yaş gruplarına göre yapılan çalışmalar ile dermatolojik hastalık dağılımının saptanmasına katkıda bulunulacağı düşünüldü.Öğe Dyskeratosis congenita associated with three malignancies(European Acad Dermatology & Venereology, 2003) Baykal, Can; Kavak, Ayşe; Gülcan, P.; Büyükbabani, NesimiDyskeratosis congenita is a rare inheritable disorder characterized by abnormalities of the skin, nails and oral mucosa. Aplastic anaemia resulting from bone marrow hypoplasia is a frequent cause of death. Squamous cell carcinoma developing from leukoplakia and visceral malignancies are other complications of the disease. We report here a case of dyskeratosis congenita in a man who developed three neoplasias of different systems over a period of many years. Squamous cell carcinoma and gastric adenocarcinoma manifested 17 years after the man was diagnosed with Hodgkin's disease.Öğe Effect of two consecutive earthquakes on outbreaks of alopecia areata(Japanese Dermatolgical Assoc, 2002) Kavak, Ayşe; Yeşildal, Nuray; Parlak, Ali HaydarThe pathogenesis of alopecia areata (AA) is still unknown. We investigated whether two consecutive earthquakes in Duzce, Turkey within a 3-month interval could precipitate AA. Patients who developed AA after the first earthquake in Duzce were included in this study. The admittance rate and demographic characteristics of AA patients admitted in the same period of the previous year (BE=before earthquake group) were compared to that of AA patients admitted after the earthquake (AE=after earthquake group). The admittance rate and onset of AA after the first earthquake were investigated retrospectively. In addition, possible relationships between the earthquake and age at the first attack, severity of the disease, and ophiasis were studied. The ratio of AA patients in the BE group was 12/1121 (0.9%), while this value was 26/1430 (1.8%) in the AE group (p=0.07). There were no significant differences with regard to sex, age of the first attack, severity of the disease, or ophiasis between the two groups. AA appeared between 18-28 weeks after the first earthquake in 14 (53.8%) of the patients. The earthquake did not increase the admittance rate, of AA significantly. This finding suggests that a stressful event such a natural disaster is not a unique factor in AA outbreaks.Öğe Ense yerleşimli bir jüvenil miyofibrom olgusu(2006) Ağartan, Aldırmaz Canan; Kavak, Ayşe; Üstündağ, NilKemik ve iç organlar gibi lokalizasyonları dışında, en sık deri ve deri altı yerleşimi olan miyofibromlar, çocuk yaş grubunda daha sık görülür. Sunulan hastada, geç çocukluk döneminde ortaya çıkan, ense orta hatta yakın yerleşimli subkutan kitlenin total eksizyonu sonrasında histopatolojik bulguları miyofibromla uyumlu bulundu. Rastlantısal olarak orta hatta yakın yerleşimi, bu hastada farklı ayırıcı tanıların da düşünülmesini gerektirdi.Öğe An evaluation of hepatitis B, C and HIV infections in sexually transmitted diseases(2002) Kavak, Ayşe; Parlak, Ali Haydar; Akman, Ramazan Yavuz; Yeşildal, Nuray; Anul, Hüseyin; Aydo?an, Ilker; Çiçekçi, BülentBackground and design: Sexually transmitted diseases (STD) especially manifesting genital ulceration symptoms can sometimes coexist with hepatitis B, C or HIV infections or facilitate their transmission. Materials and methods: In this study 50 STD patients, in addition to their demographic properties were screened for hepatitis B, C and HIV infections. The history of previous STD with genital ulcerations was studied as a risk factor for these infections. Results: Among 50 patients included in this study, condyloma accuminata in 26 (52%), syphilis in 9 (18%, non gonococcal urethritis in 5 (10%), molluscum contagiosum in 4 (8%), gonorrhea in 3 (6%) and herpes genitalis in 3 (6%) patients were found. The rate of anti HBc seropositivity in the patients was found to be significantly higher as compared to control group. It was found that hepatitis B risk was not increased by STD with genital ulcerations or previous STD. Conclusion: As a result, prophylactic methods could prevent not only dermatologic or urologic STD but also hepatitis B infection as well.Öğe Extensive cutaneous metastasis of transitional cell carcinoma of the bladder(Blackwell Publishing Asia, 2003) Akman, Yavuz; Çam, Kamil; Kavak, Ayşe; Alper, MuratCutaneous metastasis of bladder carcinoma is extremely rare. Iatrogenic implantations have been the main cause in the majority of cases of transitional cell carcinoma with cutaneous metastasis. Otherwise, primary cutaneous metastasis is accepted as the late manifestation of systemic spread. The present paper describes a case of relatively early and extensive skin metastasis of transitional cell carcinoma in a 78-year-old man. The patient had a histopathological diagnosis of poorly differentiated (grade III) muscle invasive transitional cell carcinoma with a staging of T2NOMO 6 months prior to presenting. He presented to our outpatient clinic with a 3-month history of skin lesions as multiple, rubbery subcutaneous nodules. Radiological reinvestigation revealed no other metastatic site (including bone and lung), except for a metastatic nodule in the liver. The present paper reports an interesting and rare case of extensive skin metastasis of transitional cell carcinoma as the primary complaint.Öğe Habituation of auditory event-related potentials in patients with Behcet's disease(2004) Keçeci, Hulusi; Kavak, Ayşe; Akyol, Melih; Değirmenci, Yıldız; Anul, HüseyinBehcet's disease is a progressive and/or relapsing-remitting multisystem inflammatory disorder. Involvement of the central nervous system occurs in 10%-29% of cases with Behcet's disease. The aim of the present study was to assess the effect of repetitive auditory stimulations on event-related potentials (ERP) in patients with Behcet's without neurologic manifestations. The study was performed in 14 patients with Behcet's disease and 14 healthy volunteers. ERPs were recorded from Fz, Cz and Pz. The auditory ERPs test was continued until 20 artefact-free rare tones were averaged, which was accepted as one trial block. After six blocks were obtained in a sequential manner, the test was completed. According to the results of the present study, P300 latency changed in different manners over trial blocks in the two groups. P300 latency values showed a progressive increase in the controls; however this was not determined in the Behcet's group. Thus, habituation was not observed in the patient group. Because of the lack of habituation related to P300 latency, it may be thought that there is an insidious pathologic process in Behcet's disease without neurologic manifestation. © Springer-Verlag Italia 2004.Öğe Hair repigmentation in a hepatitis c patient treated with interferon and ribavirin(Karger, 2005) Kavak, Ayşe; Akcan, Yusuf; Korkmaz, UğurDrug-induced changes of hair pigmentation are well known. Here, we present a case of repigmentation of hair which developed during interferon 2a (IFN- 2a) and ribavirin treatment of hepatitis C. The most frequently encountered change in hair color related to IFNs is hypopigmentation [1–3]. We discuss this paradoxical situation of hyperpigmentation which has not been reported previously.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »