Türk yetişkinlerinde hiperkolesterolemi ve hipertansiyon birlikteliği: Sıklığına ve kardiyovasküler riski öngördürmesine ilişkin TEKHARF çalışması verileri

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2004

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Yetişkinlerimizde hiperkolesterolemi ile hipertansiyon birlikteliğinin prevalansı ve kardiyovasküler hastalık (KVH) riskine bindirdiği nisbi yük, TEKHARF çalışmasına dayanılarak araştırıldı. Prevalans ve bağıntılar, 2002/03 taraması tamamının kesitsel verilerine, nisbi risk 1997/98 taramasının 5 yıllık izlemesi sonucu prospektif analize dayandırıldı. Kesitsel tarama ortalama 51 (±12) yaşındaki 2750 kişiyi, prospektif tarama başlangıçta KVH tanısı konmuş olanlar dışlandıktan sonra kalan 2225 kişiyi (ortalama yaş 48.8 ± 12.8) temel alıyordu. Antihipertansif tedavi uygulayan, ya da sistolik kan basıncı (SKB) ≥140 mmHg veya diyastolik kan basıncı (DKB) ≥90 mmHg bulunan kişiler, hipertansiyonlu olarak tanımlandı. Hiperlipidemi için total kolesterol >200 mg/dl, ya da LDL-kolesterol >130 mg/dl düzeyi kabul edildi. KKH tanısı anamnezde angina varlığı ve 12-derivasyonlu istirahat EKG'ının Minnesota kodlamasına dayanılarak konuldu. Hiperkolesterolemi ile hipertansiyon birlikteliği erkeklerin %7.7'sinde, kadınların %13.4'ünde bulundu; bu bulgular 3.3 milyon Türk yetişkinine tekabül etmektedir. Buna karşılık hipertansiyonlu ve LDL-K düzeyleri >130 mg/dl olan bireyler, 2.9 milyon erişkinimize karşılık gelen %9.2 oranında tahmin edildi. Anılan fertlerde, geri kalan örnekleme göre, yaş anlamlı derecede ileri, bel çevresi ile beden kitle indeksi gibi, trigliserid konsantrasyonları da anlamlı biçimde yüksekti. KVH için prospektif incelemede, LDL-K yüksekliği ile birlikte kan basıncı yüksek (antihipertansif ilaç kullanan ya da ≥130 / ≥85 mmHg'lik kan basıncına sahip) kişiler lojistik regresyonla incelendi. Geri kalan büyük kitleye göre, yaş ve cinsiyet ayarlı nisbi risk 2.4 kat yüksekti (%95CI 1.7; 3.44). Hem kan basıncı bu sınırın altında, hem de LDL-K'ü normal kişilere göre, anılan bireylerin nisbi riski 4.4 kat idi (%95CI 2.5; 7.7). Risk profiline genel olarak yüksek kan basıncının katkısı, yüksek LDL-K düzeyinden daha büyük göründü. Sonuç olarak, 30 yaşını aşkın her 10 Türk yetişkininin birinde hipertansiyonla birlikte yüksek LDL-K düzeyleri bulunmakta olup, geri kalan bireylere göre iki kattan fazla KVH risk yükü ve yüksek mutlak risk altında yaşayan bu kişilerde, global riski azaltıcı önlemlerin uygulanması gerekir.
The prevalence and the excess cardiovascular disease (CVD) risk imparted by coexistent hypercholesterolemia and hypertension in Turkish adults was investigated in the database of the Turkish Adult Risk Factor Study. Prevalence and associations were analyzed in the cross-sectional data of the survey 2002/03 as a whole, while the relative risk was evaluated based on the prospective analysis of the 5-year follow-up of the 1997/98 survey. Mean age of 2750 comprised in the cross-sectional survey was 51 (±12) years, whereas it was 48.8 ± 12.8 among 2225 subjects free of CVD at baseline in the prospective study. Participants receiving antihypertensive medication, or having a systolic blood pressure (BP) ≥140 mmHg or a diastolic BP ≥90 mmHg, were considered as hypertensive. Hypercholesterolemia >200 mg/dl, or LDL-cholesterol levels >130 mg/dl were regarded as hyperlipidemia. CHD was diagnosed by clinical findings and Minnesota coding of resting electrocardio-grams. Hypercholesterolemia coexistent with hypertension was found in 7.7% of men, and 13.4% of women; corresponding to 3.3 million Turkish adults. On the other hand, individuals displaying LDL-C levels >130 mg/dl combined with hypertension was noted to be 9.2%, corresponding to 2.9 million adults. In these persons, age, waist circumference, body mass index and triglyceride concentrations were significantly higher compared to the remaining cohort. In the prospective study, high LDL-C levels coexistent with high BP (receiving antihypertensive drugs, or having a systolic BP ≥130 mmHg or a diastolic BP ≥85 mmHg) were analyzed for CVD risk by logistic regression. Compared to the remaining persons, the relative risk was 2.4-fold (95%CI 1.7; 3.44), after adjustment for sex and age. The sex- and age-adjusted relative risk was 4.4-fold (95%CI 2.5; 7.7) in comparison to those who had neither elevated LDL-C nor elevated BP levels. The contribution to the risk of elevated BP appeared to be substantially greater than that of elevated LDL-C. It was concluded that one of every 10 Turkish adults 30 years of age or over is estimated to harbor coexistent hypercholesterolemia and hypertension, which imposes a high absolute and a higher than twice the CVD risk compared to the rest of adults. Measures to reduce the individual's global risk should be implemented

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Epidemiyoloji, Hiperkolesterolemi, Hipertansiyon, Kardiyovasküler Hastalık, Türk Erişkinleri, Epidemiology, Hypercholesterolemia, Hypertension, Cardiovascular Disease, Turkish Adults

Kaynak

Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi
Archives of the Turkish Society of Cardiology

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

32

Sayı

8

Künye