Fako-trabekülektomide topikal anestezinin etkinliği ve güvenilirliği

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2006

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Saydam korneal kesili fakoemülsifikasyon cerrahisinde yara yerinden sızıntı nedeniyle tek sütür konulan olgular ile sütürsüz olgular arasındaki cerrahiye bağlı astigmatizmanın (CBA) uzun dönemde karşılaştırılması. Gereç ve Yöntem: Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Göz Kliniğinde Ağustos 2001 ve Temmuz 2003 tarihleri arasında 4 mm saydam kornea kesisi ile fakoemülsifikasyon yapılan ve yara yeri sızıntısı nedeniyle tek 10/0 naylon sütür konulan 15 hastanın 15 gözü (grup 1) ile 4 mm. saydam kornea kesisi yapılmış ve sütür konmamış (grup 2) 18 hastanın 23 gözü çalışmaya dahil edildi. Tüm hastalara katlanabilir göz içi lensi implantasyonu yapıldı. Sütürler 1. ayda alındı. Cerrahi öncesi ve Ocak 2005'de yapılan keratometrik ölçümler arasında grup 1'de ortalama 27.1±5.9 ay, grup 2'de ortalama 25.0 ± 6.3 ay vardı. Ayrıca tüm hastalara pakimetri ve speküler mikroskopi ölçümleri yapıldı. Bulgular: Grup 1'de CBA 1.14±0.53 D iken grup 2'de 0.93±0.53 D'idi. Grup 1'de elde edilen değerler grup 2'den elde edilen değerlerden bir miktar yüksek olsa da iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki mevcut değildi (p=0.226). Grup 1'de merkezi kornea kalınlığı (MKK) 526.1±21.7 mm, merkezi endotel hücre yoğunluğu (MEHY) 1686±313 hücre/mm²; grup 2'de MKK 532.4±30.3 mm, MEHY 1746±381 hücre/mm² olarak saptandı. İstatistiksel olarak anlamlı fark elde edilmedi (sırasıyla p=0.455, p=0.777). Sonuç: Uzun dönemde değerlendirildiğinde tek sütürlü ve sütürsüz saydam kornea kesilerinin yol açtığı astigmatizma arasında önemli bir fark bulunmamaktadır. Bu yüzden ciddi komplikasyonlara yol açabilecek yara yeri sızıntısı varlığında tek sütür koymak cerrahinin güvenliği açısından kazanç sağlayacaktır.
Purpose: To compare surgically induced astigmatism (SIA) between sutureless and 1-sutured clear corneal incisions after phacoemulsification in the long-term. Material and Methods: Patients who underwent phacoemulsification from August 2001 to July 2003 at Haydarpasa Numune Training and Research Hospital Eye Clinic 2 were involved in this study. Fifteen eyes of 15 patients had 4-mm clear corneal incisions closed with one 10-0 nylon suture because of leakage (Group1) and 23 eyes of 18 patients had 4-mm clear corneal sutureless incisions. All eyes had foldable intraocular lens implantation. Sutures were taken at 1-month postoperatively. The mean follow-up period was 27.1 ± 5.9 months in Group 1 and 25.0 ± 6.3 months in Group 2. All eyes had pachymetry and specular microsopy measurements. Results: The mean SIA was 1.14±0.53 D in Group and 0.93±0.53 D in Group 2, and the difference was not statistically significant (p=0.226). The mean central corneal thickness was 526.1±21.7 mm in Group 1 and 532.4±30.3 mm in Group 2 (p=0.455). The mean endothelial cell density was 1686±313 cells/mm² in Group 1 and 1746±381 cells/mm² in Group 2 (p=0.777). Conclusions: There was no statistically significant difference in SIA between sutureless and one-sutured clear corneal incisions. Suturing the wound in case of leakage would not only prevent serious complications but also would not cause significant astigmatism.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Göz Hastalıkları, Topikal Anestezi, Fakoemulsifikasyon, Trabekülektomi, Topical Anesthesia, Phacoemulsification, Trabeculectomy

Kaynak

MN Oftalmoloji

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

13

Sayı

4

Künye