Open Rhinoplasty: Labiocolumellar Crease Incision results

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2012

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Rinoplasti ameliyatlarında yapılan insizyon skarını minimuma indirmek için farklı cerrahi teknikler ve insizyonlar geliştirilmiştir. Bu çalışmamızda amacımız açık rinoplasti ameliyatlarında uyguladığımız labiokolumellar kıvrım insizyonu sonuçlarını bildirmektir. Materyal ve Metod: Bu retrospektif çalışmaya Şubat 2004 ve Nısan 2010 tarihleri arasında Hisar İntercontinental Hospital, Istanbul ve Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz bölümünda ameliyat edilen hastalar dahil edildi. Genel anestezi altında açık rinoplasti ameliyatında labiokolumellar kıvrım insizyonu yapılan hastalar çalışmaya dahil edildi. Labiokolumellar kıvrımdan başlayan V şeklindeki insizyon her iki medial kruralardan geçtikten sonra laterale doğru uzatıldı. Osteotomi, doku rezeksiyonu, greftleme, tip sütürü gerektiren deformitelerde bu teknik kullanıldı. Bulgular: Açık rinoplasti yapılan ve labiokolumeller insizyon yapılan 60 hasta (43 bayan ve 17 erkek) çalışmaya dahil edildi. Minimum takip süresi 12 ay idi. Hiçbir vakada dolaşım sorunu olmadı. Bütün insizyonlarda skarda deformite olmadan iyileşti. Sonuç: Açık rinoplastide labiokolumellar insizyon kullanılması estetik açıdan ve rekonstrüksiyon için ideal bir metottur.
Background: Different surgical techniques and incisions have been used to obtain better scar formation in various rhinoplasty operations. We present our results of open rhinoplasty using a labiocolumellar crease incision. Material and method: Open rhinoplasty using a labiocolumellar crease incision was performed in all patients, and surgery was performed under general anesthesia. A V-shaped incision was made in the labiocolumellar crease and continued up along the lateral sidewalls of the skin covering the medial crura. All of the surgical techniques required to correct the different deformities were carried out, including tip suturing, grafting, tissue resection, and osteotomies. Results: Open rhinoplasty using a labiocolumellar crease incision was performed on 60 patients (43 female and 17 male) with a mean age of 29.3 (range, 20 to 51). All patients underwent primary rhinoplasty. The minimum follow-up period was 12 months. No cases of circulatory compromise of the columella occurred. All incisions healed without any tissue loss or delay. Conclusion: Open rhinoplasty with labiocolumellar incision offers a reliable alternative to aesthetic and reconstructive rhinoplasty.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Rinoplasti, Labiokolumellar İnsizyon, Kolumellar Flepler, Rhinoplasty, Labiocolumellar Incision, Columellar Flaps

Kaynak

Düzce Tıp Fakültesi Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

14

Sayı

3

Künye