Arşiv logosu
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Atmaca, Emine" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    KIRIM TATAR TÜRKÇESİNDE TABU VE ÖRTMECELER ÜZERİNE
    (2022) Atmaca, Emine; Gozdas, Reshide
    Tonga dili kökenli “işaretlenmiş, belirlenmiş” anlamına gelen tabu, ilk defa İskoçyalı kaptan James Cook tarafından 1777 yılında Okyanusya’daki Tonga adasında saptanmış, kültür ve bilim literatürüne de bu şekilde geçmiştir. Bu terim, insan davranışlarıyla ilgili güçlü sosyal yasak ve kısıtlamaları ifade eder. Tabuların ortaya çıkışında gelenekler, görenekler, mitler, âdetler, örfler, inançlar, ahlâkî değerler, doğal afetler ve salgın hastalıklar vb. etkin rol oynar. Bu sebeple tabu konusu üzerindeki çalışmalar, etnografik/kültürel antropoloji dilciliğin temelinde ele alınmalıdır. İnsanlar, bazen konuştuğu konunun muhatabı rahatsız edebileceğini, acı veya utanç getirebileceğini varsaydığında söylemeye çekinir ve bazı kelimeleri ya gizleyerek ya da yumuşatarak ifade etmeye çalışır. Bu durumda örtmece/örtük anlatım/örtülü anlatım dediğimiz terim devreye girer, kelimenin veya kavramın semantik yönü ve anlam alanı değiştirilmeye çalışılır. Böylelikle muhataba adları doğrudan değil, dolaylı olarak söylenmiş olur. Dilin sosyopsikolojik boyutunda yer alan örtmece ölüm, cinsellik, din ve hastalık gibi toplum tarafından belli ritüelleri ve yasakları olan olaylarda kendini sıklıkla gösterir. Bu çalışmada, Kırım Tatar Türkçesinin söz varlığında hangi tür kavram ve kelimelerin tabulaştığı, onların yerine ne tür örtmece kelimelerin kullanıldığı, bu kelimelerin ortaya çıkış sebepleri, anlam ve yapısal vb. özellikleri üzerinde durulmuştur. Ayrıca çalışmada millî, yerel, geleneksel ve tarihsel boyutları olan tabu ve örtmece terimlerinin oluşum mantığı ve yollarına da ayrıntılı olarak yer verilmiştir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    KIRIMDAKI? KARAYLAR VE ÇUFUT-KALE
    (2024) Gözdaş, Reshıde; Atmaca, Emine
    Arâmî-İbrânî dilinde “kutsal yazıyı okuyanlar” anlamında “kara- (K-R-A)” kelimesinden türetilmiş Karâîlik, zamanla bir Türk boyunun adı olmuştur. Karaylar, Museviliğin sadece Tevrat’ı/Tora’yı kabul eden Karâî mezhebine mensup bir Türk boyudur. Karayların etnik kimliği, tarihi, mezhebi ve dili konusunda geçmişten bugüne değin yerli ve yabancı araştırmacılar tarafından pek çok araştırma yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. Bu çalışmalardan ilki hiç şüphesiz Kırım Karaylarının dördüncü hazanı Hacı Seraya Han Şapşal’a (1873-1961) aittir. Şapşal, St. Petersburg Üniversitesi’nin Oryantal Çalışmalar Fakültesi’nde henüz bir öğrenciyken 1896 yılında 30 sayfalık “Karaı?mı? i Çufut (Çuft) Kale v Krımu (Kırım’da Karaylar ve Çufut-Kale)” adlı bir broşür/çalışma kaleme almıştır. İki ana bölümden oluşan bu çalışmanın ilk bölümünde/ilk 11 sayfasında “Karayların Kırım’da ortaya çıkışları, kökenleri, ilk yerleşim yerleri, Karâî mezhebi, Karâî mezhebinin diğer Yahudi mezhebinden yani Rabbanistlerden/Talmudistlerden farklılıkları, Ruhaniler, Karaylarının kabile kökeni hakkında” konular ele alınmıştır. İkinci bölümünde/son 17 sayfasında ise “Çufut-Kale’nin yerleşim yeri, kalenin etrafında görülecek yerler, kale surları, kapısı, mabetler, türbe, yeraltı zindanı, “kiyiklik”, Bünyamin Aga’nın evi, Kırım’ın Rus İmparatorluğu’na ilhakından önce Çufut-Kale’deki Karayların meslekleri ve yaşamları, 1783’ten bu yana Çufut-Kale’nin kaderi, Çufut-Kale’yi ziyaret eden çarlık mensuplarının listesi, İyosafat Vadisi Karayların eski mezarlığı, restorasyon, Hazanın Çar III. Aleksandr’a sunduğu konuşma metni” konuları sırasıyla ele alınmıştır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    A transition period ritual of the Karay Turks: Death
    (Mdpi, 2023) Atmaca, Emine; Gözdaş, Reshıde; Iltar, Ekin Kaynak; Akçoru, Rabia; Tağman, Süleyman Ertan
    Karaism is a Jewish sect that emerged in the Middle Ages and became the name of a Turkish tribe in time. Its name is derived from kara- (K-R-A), meaning the ones who can read the sacred scripture in Aramaic-Hebrew. The Karaites are members of the Jewish Karai sect, which only accepts the Torah. This feature naturally causes many differences. One of the main differences observed is the rituals for an individual in the death transition period, an important phase of human life. In this study, the death-themed core beliefs of the Karaites, which are brought from the roots of the Turkish genealogical tree, and the rituals that are combined with Judaism are analyzed. The differences stemming from geography and contacts with diverse cultures (such as Russian, Lithuanian, Polish, Belarussian, etc.) and the similarities in the rituals at the time of death and afterward stand out, especially funerals, which comprise the mourning traditions performed during and after the funerals belonging to the Karaites living in Crimea and Lithuania. Texts and words compiled from the Karay Turks living in Trakai, Lithuania, and the data acquired via observations are used to determine this information. In particular, the studies of Yuriy Aleksandrovic Polkanov, the head of the Crimean Karaites Association, are used for the data related to Crimean Karaites.

| Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kütüphanesi, Bolu, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim