Yazar "Altunok, Hatice" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe CUMHURİYET TÜRKİYE'SİNDE KAMU POLİTİKALARININ ÜRETİLMESİNDE KADIN(2017) Altunok, Hatice; Gedikkaya, Fatma GülKadının çalışma hayatındaki yerine ilişkin istatistikler, gelişmişlik düzeyleri farklı olsa da tüm ülkeler için önemli anlamlar ifade eder. Bu konu ulusal düzeyde ve çeşitli uluslararası örgütlerin gelişmişlik göstergeleri bağlamındaki değerlendirmeleri için veri oluşturmaktadır. Şiddet, eğitim, istihdam, evlenme yaşı gibi artırılabilecek araştırma kategorilerinde kadın, başlıca politika üretilmesi gereken odaklar arasına girmiştir. Bu makale kapsamında Türkiye'de de özel olarak politikalar üretilmesi gereken konu başlıkları arasında yer alan kadının, politika üretim aktörleri arasındaki konumunun sayısal görünümü sunulmuştur. Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren yasama, yürütme ve yargı erklerinde kadının konumu, tarihsel süreç içerisinde sayısal değişimleriyle yansıtılmıştır. Yasama organında kadın milletvekili, meclis başkanı ve başkan vekilleri; Yürütme organında kadın cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, bakan yardımcısı, müsteşar, müsteşar yardımcısı; Yargı organında yüksek yargı kurumlarının kadın başkan ve üye sayıları bu çalışmanın kapsamını oluşturmuştur. Böylece Cumhuriyet Türkiye'sinde kadının kamu politikalarının üretilmesindeki yeri yasama, yürütme ve yargı erklerinde sayıları esas alınarak değerlendirilmiştir.Öğe İstihdam politikalarında aktör olarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı(2014) Altunok, HaticeKamu örgütlenmesinde her birimin ayrı ayrı görev alanları bulunmakta ve bunlar teşkilat ve görevlerine ilişkin düzenlemelerinde yer almaktadır. Belirlenen görevlerin yerine getirilme düzeyleri de kurumların faaliyet raporları aracılığıyla kamuoyuyla paylaşılmaktadır. Sözü geçen raporlar kurumların faaliyetlerinin nitelik ve niceliğine ilişkin veriler, çıktılar ve sonuçları resmetmektedir. Bu çalışmada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın görev alanları doğrultusunda 2013 idari faaliyet raporu incelenmiş, böylece karmaşık ve hassas toplumsal meselelerle uğraşan Bakanlığın faaliyetlerinde ‘istihdam’ odaklı çalışmaların önemli bir yere sahip olduğu görülmüştür. Kız çocukları günü, kadınlar günü, felaket durumlarında ailelere psikolojik destek, şiddetle mücadele, koruyucu aile, sağlık ve bakım hizmetleri gibi çeşitli boyutlarda Bakanlığın faaliyet ve hizmetlerine ilişkin uzun bir liste oluşturulabilir. Ancak istihdam toplumun her kesimini birinci derecede ilgilendirmekle birlikte, sosyal hizmet ve yardıma muhtaç kesimler için ayrıca önem taşıdığından dolayı Bakanlığın bu konuya ilişkin çalışmalarının da özellikle incelenmesi gerektiği düşünülmüş ve bu çalışma hazırlanmıştır.Öğe Kadına karşı şiddetle mücadele politikasında çıktılar üzerine bir değerlendirme(2015) Altunok, Hatice; Aydın, Hakan; Gedikkaya, Fatma GülKadına karşı şiddet çeşitli uluslararası örgütlerce alınan kararlar, deklarasyon, sözleşme, rapor, platform, konferans gibi pek çok araçla uluslararası farkındalığı sağlanmış sorunlardandır. Bu farkındalığın ulusal düzeylerde gerçekleşmesi, kadına karşı şiddetle mücadele etmek amacıyla üretilen politikalara ve yasal düzenlemelere bağlıdır. Bu çalışma kapsamında Türkiye'de kadına karşı şiddetle mücadele politikasının çıktıları üzerine bir değerlendirme sunulmuştur. Değerlendirme için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün hazırladığı politika araçlarından biri olan 2012-2015 tarihlerini kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ulusal Eylem Planı seçilmiş, planda belirtilen eylemler ve bunlara ilişkin izleme ve değerlendirme toplantılarına göre tespitlere yer verilmiştirÖğe Türkiye’de darbeler ve askeri yargı kurumları(2017) Altunok, Hatice; Gedikkaya, Fatma GülAskerî darbe, askerlik mesleğince benimsen emir-komuta zinciri zihniyetine tabi, eyleminde ve söyleminde şiddet barındıran, toplumsal ve siyasal alana müdahaledir. Bu müdahale toplumların demokratikleşme yolundaki adımlarını geriletir ve durdurur. Askerî darbelerin yaşandığı ülkelerde siyaset ve yönetim, darbe ihtimali ile her zaman kıskaç altındadır. Bu ihtimal bireylerin hafızalarının bir köşesinde saklanır. Darbenin etkisi, sadece hafızalarda değil, toplumsal alanı düzenleyen en önemli metinlerde, anayasalarda da saklıdır. Türkiye'de anayasaların oluşturulması, darbeler sonucunda olmuştur. Bu anayasalar, darbe mimarı askerî yenin kendi özerklik alanını toplum karşısında güçlendiren düzenlemelerini de bol miktarda içermektedir. Eğitim, sağlık, barınma, personel rejimi gibi pek çok açıdan farklı uygulamalara tabi olan askerî kesimin yaptığı ve yaptırdığı darbe ürünü anayasalar ayrıca askere özgü yargı kurumlarını da oluşturmuştur. Böylelikle devletin temeli olan yasama, yürütme ve yargı kuvvetlerinden diğerlerini denetleyebilme niteliğini haiz yargı kuvvetini kendisi için özerkleştirmiştir. Askerî bürokrasi, askerî yargı mevzuat ve kurumlarını, 1960 ve 1980 darbeler sonrası Anayasaları ile sivil yargı alanının karşısında üretmiştir. Bu çalışmada Türkiye'de 1960 darbesi, 1971 muhtırası, 1980 darbesi ve 2016 darbe girişimi sonrasında askerî yargı kurumlarının nasıl şekillendiği açıklanmıştır. Askerîn özellikle yargı alanında etkinliğini kuvvetlendirecek kurumlar oluşturarak, sivil bürokrasi aleyhine özerklik alanını genişlettiği gözlenmiştir.Öğe Türkiye’de Personel Reform Politikalarının Başlangıç Dönemi(2018) Altunok, Haticeİdari reformların önemli bir bölümünü personel sistemine ilişkin yenilikler oluşturur. Bu durum Türkiye’deki idarî reform çalışmaları için de aynıdır. İdari reformdan bahsedildiğinde mutlaka kamu personelini ilgilendiren unsurlara ilişkin reformlar da söz konusu olmaktadır. Personelin göreve alınması, değerlendirilmesi, yükselmesi, ücreti, sosyal hakları gibi pek çok unsur sık sık reform konusu olmaktadır. Bu reformların gerçekleştirilmesinde reform politikaları önemli bir aşaması olarak incelenebilir. Cumhuriyet dönemi personel reform süreçleri incelendiğinde bu alanda belirgin reform adımlarının atılması 1960’lı yıllarda başlamaktadır. Dolayısıyla Türk personel reform politikalarının başlangıç dönemi olarak nitelendirilebilir. Bu makalede söz edilen başlangıç dönemi Türkiye’de personel reform politikalarının kuruluş aşaması olarak ele alınmıştır. Devlet Personel Dairesi’nin kurulması ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun çıkarılmasıyla personel sistemini temellendiren reform politikası ortaya çıkmıştır. Çalışmada bu politikanın 1980’li yıllara kadar personel reformunu gerçekleştirme düzeyi incelenmiştir. Personel sisteminde reform yapılması konusunun bugün de gündemde olması nedeniyle geçmişten bazı özelliklere yer verilmiştir.Öğe Uzmanlaşmanın bakanlıklarda görünümü(2018) Altunok, HaticeYönetim sürecinin verimliliğe ulaşma araçlarından biri uzmanlaşmadır. Sanayi Devrimiyle örgütler büyük bir değişime uğramış hacimleri, yönetim ilkeleri ve hedefleri farklılaşmıştır. Bu durum, teknolojiye uyum sağlamak, üretim sürecini hızlandırmak gibi nedenlerle karmaşık bir nitelik taşımıştır. Çalışanlardan maksimum düzeyde yararlanılması için işbölümü ve uzmanlaşma ilkesi benimsenmiş ve örgütlerde çalışanlar, örgüt faaliyetlerinden biri üzerinde uzmanlaşmaya başlamıştır. Bilimsel yönetim anlayışıyla başlayan yönetim incelemelerinde daha fazla verimliliğe ulaşmak için kullanılabilecek araçlardan biri olarak uzmanlaşma görülmüştür. Kuramların evrimiyle zaman zaman insan ögesi öne çıkarılmış ve örgütlerin amaçlarına ulaşmada kullandıkları araçlarda değişiklikler görülmüştür. Ancak bu durum çalışanlardan mevcuttan daha fazla katkı sağlanması arayışını değiştirmemiştir. Özel sektör karakterinde uygulanması daha kolay olan bu fikirler 1980’lerle birlikte kamu yönetimine de aktarılmıştır. Kamu örgütlerinde de verimliliği sağlama odaklı düşünce geliştirilmiş, çalışanların nitelikleri ve çalışma kriterleri gibi unsurlar bu düşünceyle uyumlu hale getirilmiştir. Uzmanlaşma da bahsedilen amaçlara yönelik bir araç olarak hem özel hem de kamu sektöründe gelişmiştir. Bu çalışma kapsamında Türk kamu yönetiminde uzmanlaşma, bakanlık örgütlenmesindeki ‘uzman’ kadroların nicel ve nitel durumu sunularak incelenmiştir.Öğe Yönetsel ve mali boyutlarıyla Köy Kanunu tasarı taslağı(2013) Bilgin, Sibel; Altunok, Haticeİdari reform çalışmalarının en önemli kısmını mevzuat değişimleri oluşturmaktadır. Yerel yönetimlere ilişkin 2005 sonrası yapılan kapsamlı reformların öncelikle İl Özel İdaresi Kanunu, Belediye Kanunu, Büyükşehir Belediyesi Kanunu ve Mahalli İdare Birlikleri Kanunlarının çıkarılmasıyla hukuki çerçevesi çizilmiştir. Yerel yönetim birimlerinden biri olan köylere yönelik ise bu genel ‘yerel yönetim’ mevzuatının değişimi sırasında bir yenilik yapılmamış ancak Köy Kanunu’nun değişmesi gerektiği yönündeki talepler gündemde olmuştur. 2009 yılında Köy Kanunu’nun değişmesi için bir tasarı taslağı hazırlanmıştır. Bu makalede sözü edilen tasarı taslağı, genel olarak köy yönetimlerinin gelişimi anlatıldıktan sonra yönetsel ve mali açıdan incelenecektir.