Yazar "Akkaya, Recai" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 20
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe ALTINCI SINIF ÖĞRENCİLERİN DOĞRU ORANTI VE TERS ORANTI BİLGİSİNİ OLUŞTURMA SÜRECİNİN RBC+C MODELİNE GÖRE İNCELENMESİ: BİR ÖĞRETİM DENEYİ(2019) Kalaycı, Özlem; Akkaya, RecaiSon zamanlarda yapılan araştırmalarda öğrenmenin ne düzeyde gerçekleştiğinden çok, nasıl gerçekleştiği üzerinde durulmakta ve öğrenme, öğretim, bilgi oluşturma, soyutlama, soyutlama süreci gibi kavramlar önemli bir araştırma konusu olarak ortaya çıkmaktadır (Sezgin Sezgin-Memnun & Altun, 2012). Özellikle de Hershkowitz, Schwarz ve Dreyfus tarafından 2001 yılında ortaya sürülen RBC+C soyutlama modeli, daha önce oluşturulmuş matematiksel bilginin dikey olarak düzenlemesiyle yeni bir matematiksel yapı oluşturulması aktivitesi olarak tanımlanmaktadır. İlköğretim Matematik Dersi Öğretim Programı’nda (2013) oran-orantı, doğrusal ilişki, doğru ve ters orantı gibi kavramların sarmal yapıda her sınıf düzeyinde yer aldığı görülmüştür. Ayrıca orantısal akıl yürütme becerisinin ön koşulu olan oran-orantı, matematiğin diğer disiplinlerle ilişkilendirilmesine yardımcı olmaktadır (Flores, 1995). Dolayısıyla bu çalışmada, altıncı sınıf öğrencilerinin doğru ve ters orantı bilgisini oluşturma süreçleri RBC+C soyutlama modeline göre incelenmiştir. Çalışmada ortaya konan bilgi oluşturma süreci, nitel araştırmada yer alan yorumlayıcı yaklaşıma dayalı öğretim deneyi yöntemi ile incelenmiştir. Araştırma bir devlet okulunda öğrenim gören biri kız diğeri erkek, iki altıncı sınıf öğrencisi ile gerçekleştirilmiştir. Katılımcılarla yaklaşık 50-55 dakika süren yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen veriler, RBC+C modelinin tanıma, kullanma, oluşturma ve pekiştirme bilişsel eylemleri çerçevesinde özetlenip yorumlanarak betimsel olarak analiz edilmiştir. Bulgular öğrencilerin orantı sabiti bilgisini oluşturup kullandıklarını, ilgili problem çözümlerinde bu bilgiye yer vermeleriyle oluşturulan bilginin pekiştirildiğini ortaya koymuştur.Öğe Çocuk Edebiyatıyla Bütünleştirilmiş Matematik Dersinin Problem Çözme Tutumuna, Matematiksel İlişkilendirmeye ve Matematik Özyeterliğine Etkisi(2022) Yalçin, Meltem; Akkaya, Recai; Durmaz, BurcuBu araştırmanın amacı, çocuk edebiyatıyla bütünleştirilmiş matematik derslerinin 8. sınıf öğrencilerinin matematik problemi çözmeye yönelik tutumlarına, problem çözme becerilerine ve stratejilerine, matematiksel ilişkilendirme özyeterlikleri ile matematiksel özyeterlik düzeylerine etkisini incelemektir. Araştırmada deneysel araştırma yöntemlerinden öntest-sontest kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırma 30 sekizinci sınıf öğrencisi ile yürütülmüştür. Araştırmanın verileri Matematik Problemi Çözmeye Yönelik Tutum Ölçeği, Problem Çözme Beceri ve Stratejileri Anketi, Matematiksel Özyeterlik Ölçeği ve Matematiksel İlişkilendirme Özyeterlik Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir. Veriler Kolmogorov Smirnov, Shapiro Wilk, İlişkili Örneklemler T testi, Wilcoxon İşaretli Sıralar testi, İlişkisiz Örneklemler T testi ve Mann Whitney-U testleri kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, çocuk edebiyatı ile bütünleştirilmiş matematik dersleri sonrası deney ve kontrol gruplarında bulunan 8. sınıf öğrencilerinin matematik problemi çözmeye yönelik tutum, matematiksel ilişkilendirme özyeterliği ve matematiksel özyeterlik düzeylerine ilişkin ön test ve son test puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamamıştır. Ancak deney grubu öğrencilerinin puanlarında problem çözme beceri ve stratejileri anketinin “Problemin Çözümünü Değerlendirme” başlığına ilişkin olumlu yönde bir değişimin olduğu gözlemlenmiştir. Araştırmanın bu bulgusunun çocuk edebiyatı ve matematik öğretimi bütünleştirmesinin problem çözme aşamalarında önemli bir yeri olan problemin çözümünü değerlendirme aşamasına katkı sağlayabileceği düşünülmektedir.Öğe Erken Matematik Testi (EMAT) Geliştirme, Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması(2020) Aydoğan, Yasemin; Akkaya, Recai; Özyürek, ArzuErken çocukluk döneminde matematik becerilerinin gelişimi ve desteklenmesi, çocukların ilerikiyıllarda matematiği anlayabilmeleri ve daha sonraki okul yaşamları için gerekli bilgi ve becerilerikazanmaları açısından önemlidir. Bunun için ilk basamak, çocukların mevcut erken matematik beceridüzeylerinin belirlenmesidir. Bu çalışmada, 3-7 yaş çocuklarının erken matematik becerilerinindeğerlendirilmesi amacıyla Erken Matematik Testinin (EMAT) geliştirilmesi, geçerlik ve güvenirlikçalışmalarına yer verilmiştir. Bu kapsamda ön uygulama Ankara ilinde 8 okulda 3-7 yaş grubu 650çocukla, norm çalışması ise Türkiye genelinde belirlenen 12 ilden aynı yaş grubu 2018 çocuklagerçekleştirilmiştir.Veriler, araştırmacılar ve test eğitimi alan uygulayıcılar tarafından ölçeğin çocuklara bireysel olarakuygulanmasıyla elde edilmiştir. Testin geçerlik çalışmalarında kapsam geçerliği, yaşa görekarşılaştırma ve ölçüte dayalı geçerlikten yararlanılmıştır. Ölçüt geçerliği için Erken MatematikYeteneği Testi (TEMA-3) kullanılmıştır. Güvenirlik çalışmalarında iki yarı test güvenirliği, iç tutarlıkiçin hesaplanan KR-20 katsayıları ve test-tekrar test güvenirliğinden yararlanılmıştır. Madde ve testistatistikleri sonucunda, üç alt test ve 105 maddeden oluşan Erken Matematik Testinin, 3-7 yaşçocuklarının erken matematik becerilerinin ölçülmesinde geçerli ve güvenilir bir araç olarakkullanılabileceği görülmüştür.Öğe İlköğretim 6-8. sınıf öğrencilerinin cebir öğrenme alanındaki kavram yanılgıları(2006) Akkaya, Recai; Durmuş, SonerMatematiksel düşünmenin gelişim sürecinde cebir, önemli bir yer tutmaktadır. Bir çok araştırma ilköğretim 6-8. sınıflardaki öğrencilerin cebirle ilgili farklı kavram yanılgılarına sahip olduklarını ortaya koymuştur. Bu çalışma ile bu kavram yanılgılarının neler oldukları belirleme amaçlanmıştır. Araştırmanın bulguları ilgili literatürdeki bulgular da göz önüne alınarak eleştirel bir yaklaşımla ele alınmıştır. Kavram yanılgılarını gidermeye yönelik öneriler sunulmuştur.Öğe İlköğretim 6.8. Sınıf Öğrencilerinin Cebir Öğrenme Alanındaki Kavram Yanılgıları(2006) Akkaya, Recai; Durmuş, SonerMatematiksel düşünmenin gelişim sürecinde cebir, önemli bir yer tutmaktadır. Bir çok araştırma ilköğretim 6-8. sınıflardaki öğrencilerin cebirle ilgili farklı kavram yanılgılarına sahip olduklarını ortaya koymuştur. Bu çalışma ile bu kavram yanılgılarının neler oldukları belirleme amaçlanmıştır. Araştırmanın bulguları ilgili literatürdeki bulgular da göz önüne alınarak eleştirel bir yaklaşımla ele alınmıştır. Kavram yanılgılarını gidermeye yönelik öneriler sunulmuştur.Öğe İlköğretim 6.sınıf öğrencilerinin cebir öğrenme alanındaki kavram yanılgılarının giderilmesinde çalışma yapraklarının etkililiği(2010) Akkaya, Recai; Durmuş, Sonerİlköğretim çağında öğrencilerin cebir konuları ile ilgili kazanımları günlük yaşamlarında önemli rol oynamaktadır. Bundan dolayı araştırmanın amacı i) ilköğretim altıncı sınıf öğrencilerinin cebir öğrenme alanındaki olası güçlüklerini ve kavram yanılgılarını belirlemek ii) cebir öğrenme alanındaki konuları anlamada ve kavram yanılgılarını gidermede etkili olabilecek bir öğretim tasarımı sunmaktır. Araştırmada, “Kontrol Gruplu Ön Test-Son Test Deney Modeli” kullanılmıştır. Deney grubuna, çalışma yaprakları kullanılarak eğitim verilirken, kontrol grubuna ise geleneksel öğretim yaklaşımına göre eğitim verilmiştir. Deney ve kontrol gruplarının cebir öğrenme alanındaki kavram yanılgılarını belirlemek için araştırmacı tarafından geliştirilen “Cebir Testi” öğretimden önce ve sonra uygulanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre öğrencilerin cebirde harflerin kullanımı anlamada, değişkenlerle ve eşitlik kavramı ile ilgili bir takım kavram yanılgılarının olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca çalışma yaprakları ile yapılan öğretimin belirlenen kavram yanılgılarını azaltmada geleneksel öğretime göre daha etkili olduğunu göstermiştir.Öğe İlköğretim altıncı sınıf öğrencilerinin cebir öğrenme alanında karşılaşılan kavram yanılgılarının giderilmesinde etkinlik temelli yaklaşımın etkililiği(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2006) Akkaya, Recai; Durmuş, Sonerİlköğretim okullarındaki matematik derslerindeki kavramlar, kurallar ve işlembilgisi her bireyi öğrenmesi gereken konulardır. Özellikle ilköğretim çağındaöğrencilerin cebir konuları ile ilgili kazanımları günlük yaşamlarında önemli roloynamaktadır. Öğrencilerdeki temel cebirsel kavramların oluşumu ve cebirseldüşüncenin gelişimi, ilköğretim çağında verilen cebir eğitimiyle yakından ilişkilidir.Bu eğitim içersinde çeşitli faktörler rol oynamasına rağmen en önemli faktörünkullanılan öğretim yöntemini olduğu söylenebilir. Ayrıca cebirsel kavramlarıngelişimi için öğrencilerin aritmetikten getirdikleri bir takım yanlış anlamaların vekavram yanılgılarının belirlenmesi önemlidir. Öğrencilerin sahip olduklarımatematiksel bilgilerin öğrenilmesi ve bu bilgilere dayalı bir öğretimin uygulanmasıcebir konularının öğretilmesinde kolaylık sağlayacaktır.Bu araştırmanın iki temel amacı vardır. Birincisi; ilköğretim altıncı sınıföğrencilerinin cebir öğrenme alanındaki karşılaştıkları kavram yanılgılarını tespitetmektir. kinci olarak ise bu kavram yanılgılarını gidermede etkinlik temelliöğretimin etkililiğini belirlemektir.Araştırma, 2005-2006 öğretim yılı 2.yarılında Bolu ilinde pilot uygulamayapan bir ilköğretim okulunda yapılmıştır. Araştırmanın örneklemini bu ilköğretimokulunda okuyan ve rasgele yöntemiyle seçilen 2 grup oluşturmaktadır. Araştırmada,?Kontrol Gruplu Ön Test-Son Test Deney Modeli? kullanılmıştır. Deney grubuna,etkinlik temelli öğretim yaklaşımına göre eğitim verilirken, kontrol grubuna isegeleneksel öğretim yaklaşımına göre eğitim verilmiştir. Deney ve kontrol gruplarınıncebir öğrenme alanındaki kavram yanılgılarını belirlemek için araştırmacı tarafındangeliştirilen ?Cebir Testi? uygulanmıştır. Aynı testler eğitimden sonra dauygulanmıştır. Ayrıca deney gruplarından seçilen on öğrenci (beş erkek-beş kız) ileeğitimden önce ve eğitimden sonra görüşmeler yapılmıştır. Bu görüşmelerdeöğrencilerden cebir testindeki sorulara verdikleri cevapları açıklamaları istenmiştir.Araştırmanın bulguları eğitimden önce öğrencilerin cebirde kullanılanharflerle, değişkenlerle ve eşitlik kavramı ile ilgili bir takım kavram yanılgılarınınolduğu ve etkinlik temelli öğretimi bu kavram yanılgılarını azaltmada etkiliolduğunu, geleneksel öğretimin ise kavram yanılgılarını azaltmada etkili olmadığınıgöstermiştir. Öğrencilerin bu kavramları daha kolay algılamaları için önce somutmateryaller kullanılarak ve sınıflarda tartışma ortamları yaratılarak etkinliklerhazırlanabilir.Anahtar Kavramlar : Cebir, Kavram Yanılgıları, Etkinlik Temelli ÖğretimÖğe İlköğretim matematik öğretmen adaylarının öğretmenlik mesleğini tercih etme nedenleri ve öğretmenlik eğitimi ile ilgili beklentileri(2017) Çakır, Salih; Akkaya, RecaiEğitim fakültelerinin yetiştirdiği öğretmen adaylarının öğrenme-öğretme becerilerinin üst düzeyde olmasının sağlanmasında adayların öğretmenliği tercih etme nedenleri ve beklentilerinin belirlenmesi önem arz etmektedir. Araştırmanın amacı; öğretmen adaylarının, İlköğretim Matematik Öğretmenliği lisans programını seçme nedenleri ve bu programdan beklentileri ile ilgili düşüncelerini ortaya çıkarmaktır. Araştırma, 2015-2016 eğitim öğretim yılı bahar döneminde bir devlet üniversitesinin ilköğretim matematik öğretmenliği lisans programını yeni kazanmış 6 öğretmen adayıyla gerçekleşmiştir. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseni; veri toplama aracı olarak ise yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Veriler nitel veri analizi yöntemlerinden içerik analizi ile analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, öğretmen adaylarının matematiği sevilen, zevkli, uğraşı verilen ve mutlu olunan bir ders olarak gördükleri; öğretmenlik mesleğini tercih etme nedenlerinin başında birilerinin yönlendirmesi ve/veya birilerinden etkilenme, iş kaygısı ve çalışma koşulları ve matematiğe ilgi duyma, onu sevme ve sevdirmenin yer aldığı; matematik öğretmenliği ve öğretim elemanlarından beklentilerinin ise alan ve genel kültür bilgisi, pedagojik ve teknolojik pedagojik alan bilgisi, kişilik özellikleri ve önyargıların giderilmesi boyutlarında olduğu sonucuna varılmıştır.Öğe The influence of pedagogical beliefs on technology acceptance: A structural equation modeling study of pre-service mathematics teachers(Springer, 2022) Gürer, Melih Derya; Akkaya, RecaiPedagogical beliefs are a critical factor in terms of integrating technology into teaching, but very few technology acceptance models (TAMs) have considered them. Hence, this study aims to extend the TAM by incorporating pre-service teachers' conception of teaching and learning. The revised model examined the influence of pre-service mathematics teachers' constructivist and traditional pedagogical beliefs on their technology acceptance through perceived ease of use, perceived usefulness, attitude toward technology, and behavioral intention to use. Survey data were collected from 714 pre-service mathematics teachers in Turkey and analyzed through path analysis. The results showed that pre-service mathematics teachers' pedagogical beliefs were more constructivist-oriented than traditional-oriented, and constructivist beliefs had a significant influence on the components of the TAM. On the other hand, pre-service teachers' traditional-oriented beliefs did not influence their perceived usefulness of and attitudes toward technology but had positive effects on perceived ease of use. Implications for pre-service mathematics teacher education were discussed.Öğe An investigation of pre-service primary school mathematics, science and classroom teachers’ metacognitive awareness in terms of knowledge of and regulation of cognition(2012) Memnun, Dilek Sezgin; Akkaya, RecaiBu araştırma matematik, fen bilgisi ve sınıf öğretmenliği öğrencilerinin bilişötesi farkındalıklarının bir arada değerlendirilmesi, bilişötesi farkındalık boyutu ve alt boyutlarına ilişkin ortalama puanlarının belirlenmesi, bu farkındalıklarındaki eksikliklerin araştırılması ve bu eksikliklerin bu boyut ve alt boyutlar üzerinden incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, öğrencilerin bilişötesi farkındalıkların geliştirilebilmesi için çözüm önerileri sunulmuştur. Araştırmanın verileri, 125’i matematik, 121’i fen bilgisi ve 128’i ise sınıf öğretmenliği ana bilim dallarında okumakta olan toplam 374 öğrenciye “Bilişötesi Farkındalık Envanteri”nin uygulanması sonucunda elde edilmiştir. Bu araştırmada toplanan verilerin analizi sonucunda, öğrencilerin büyük çoğunluğunun bilişötesi farkındalıklarının yüksek düzeyde olmasına karşın geliştirilmeye ihtiyacı olduğu anlaşılmıştır. Öğrencilerin bilişötesi farkındalık boyut ve alt boyutlarından aldıkları ortalama puanlar üzerinden yapılan incelemeler, öğrencilerin bilişötesi farkındalığın özellikle de işlemsel bilgi, planlama, izleme ve değerlendirme alt boyutlarına ilişkin bilgilerinin geliştirilmeye ihtiyacı olduğunu göstermiştir.Öğe Matematik öğretmeni adaylarının kullandıkları çoklu zekâ alanları(2015) Akkaya, Recai; Memnun, Dilek SezginBu araştırmada, matematik öğretmeni adaylarının çoklu zekâ alanlarının gelişmişlik düzeyleri belirlenmeye çalışılmış ve bu düzeylerin öğretmen adaylarının lisede mezun oldukları okul türüne ve anne-baba eğitim durumlarına göre farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir. Bu amaçla, matematik öğretmenliğinde öğrenim görmekte olan 145 öğretmen adayına Çoklu Zekâ Alanları Envanteri uygulanmıştır. Tarama modeli olarak gerçekleştirilmiş olan bu araştırmada ulaşılan veriler, betimsel istatistiklerin yanında tek faktörlü ve iki faktörlü varyans analizi kullanılarak analiz edilmiştir. Çalışmanın sonunda, ilköğretim matematik öğretmeni adaylarının mantıksal-matematiksel, kişilerarası-sosyal ve içsel-içedönük zekâ alanlarının gelişmiş ve diğer zekâ alanlarının ise orta düzeyde gelişmiş olduğu anlaşılmıştır. Anadolu Öğretmen Lisesi ile diğer liselerde öğrenim görmüş olan öğretmen adaylarının bedensel-kinestetik zekâ düzeylerinin farklılaştığı görülmüştür. Ayrıca, öğretmen adaylarının kişilerarası- sosyal zekâlarının anne ve babalarının eğitim düzeylerine göre ortak bir biçimde farklılaştığı anlaşılmıştır.Öğe Matematik öğretmenlerinin PISA matematik soruları ve ülkemiz öğrencilerinin düşük başarı düzeyleri üzerine yorumları(2014) Altun, Murat; Akkaya, RecaiÜlkemizin son yıllarda PISA, TIMMS gibi uluslararası sınavlarda üst üste düşük dereceler elde etmesi, eğitim öğretim sisteminde bazı sorunlar olduğunu düşündürmektedir. Başarı düzeyinin düşüklüğü öğrenci, program, öğretmen başta olmak üzere birçok faktörden etkilenebilir. Bu faktörler arasında öğretmen, hem programı uygulayan kişi hem de performansı üzerinde kolayca tedbir alınabilecek bir faktör olması bakımından önem arz etmektedir. Bu noktadan hareketle bu çalışmada öğretmenlerin bu sınavlarda elde edilen öğrenci başarısının düşük oluşuna ilişkin görüşleri incelenmiştir. İncelemede derinlik sağlamak için öğrencilerin PISA uygulamalarında muhatap olduğu sorular önce öğretmenlere yazılı olarak sorulmuş, cevapları alınmış ve sonra görüşlerine başvurulmuştur. Araştırma, öğretmenlerin, öğrencilerinin başarı düşüklüğünün başlıca nedenleri olarak programın içeriğinin ve öğretmenlerin birikiminin yetersizliğini gördüklerini ortaya koymuştur. Başarıyı artırmak için bu iki faktör üzerinde çalışılması ve ayrıca ülke içinde yapılan sınavların bu tür soruları içermesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.Öğe MATEMATİK OKURYAZARLIĞININ OKUL MATEMATİĞİ İLE ENTEGRASYONU(2022) , Murat; Ülger, Tuğçe Kozaklı; Bozkurt, Işıl; Akkaya, Recai; Arslan, Çiğdem; Demir, Furkan; Karaduman, BurcuOkulda öğrenilen matematiği gerçek yaşama aktarabilme, matematiksel bilgiyi yaşamda kullanabilme ihtiyacı, matematik okuryazarlığı deyimini ön plana çıkarmıştır. Bu ihtiyacın karşılanması okullarda matematik okuryazarı öğrenciler yetiştirmek ve öğretimi bu şekilde planlamakla mümkündür. Bu doğrultudan hareketle bu çalışmada, matematik öğretiminde matematik okuryazarlığını süreç içinde geliştirme amacıyla tasarlanan ve Çift Odaklı Öğretim adı verilen bir öğretim modelinin tanıtılması amaçlanmaktadır. Tasarım tabanlı bir araştırma projesinden elde edilen verilere dayanarak yapılandırılan bu modelde öğretim, matematiksel kavram ve genellemelere ulaşma ve bunları derinleştirme ve pekiştirme üzerine yoğunlaşmaktadır. Çalışmada, modelin içeriği, dayandığı öğrenme kuramları ve örnek bir ders planı üzerinde derse yansıması tüm yönleriyle açıklanmıştır. Modelin varlığına duyulan ihtiyaç, uygulanabilirliği ve başarı potansiyeli literatür ışığında tartışılmıştır.Öğe Matematiksel yatkınlık: ilkokul ve ortaokul öğretmen adaylarının yatkınlık düzeylerinin çeiitli değiikenler açısından incelenmesi(2013) Yazgan, Yeliz; Akkaya, Recai; Memnun, Dilek SezginMatematik öğrenme, matematiksel kavramları ve yöntemleri tanıma ve uygulamanın yanında matematik konusunda bir yatkınlık geliştirmeyi de içermektedir. Bireylerin matematiksel yatkınlıkları, matematik ödevlerini istekle yapmaları veya gelecekte matematikle ilgili bir kariyer sahibi olmaları konusunda önemli düzeyde etkili olabilmektedir. Bu nedenle, bu araştırmada farklı branşlarda öğrenim görmekte olan öğretmen adaylarının matematiksel yatkınlık düzeyleri incelenmiş ve bu yatkınlık düzeylerinin, öğrenim gördükleri branşlara, cinsiyete ve sınıf düzeylerine göre değişimi araştırılmıştır. Bu amaçla, Beveridge (2004) tarafından yapılan çalışmada kullanılan Matematiksel Yatkınlık Anketi, Türkçeye uyarlanıp geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapıldıktan sonra farklı branşlarda öğrenim görmekte olan 354 öğretmen adayına uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda, öğretmen adaylarının büyük bir bölümünün orta düzeyde matematiksel yatkınlığa sahip oldukları anlaşılmıştır. Bununla birlikte, adayların matematiksel yatkınlık düzeylerinin branşları ile birlikte farklılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Sınıf düzeyleri ve cinsiyet bakımından ise anlamlı farklılıklara ulaşılamamıştır.Öğe Matematiksel yatkınlık: İlkokul ve ortaokul öğretmen adaylarının yatkınlık düzeylerinin çeşitli değişkenler açısından incelenmesi(2013) Yazgan, Yeliz; Akkaya, Recai; Memnun, Dilek SezginMatematik öğrenme, matematiksel kavramları ve yöntemleri tanıma ve uygulamanın yanında matematik konusunda bir yatkınlık geliştirmeyi de içermektedir. Bireylerin matematiksel yatkınlıkları, matematik ödevlerini istekle yapmaları veya gelecekte matematikle ilgili bir kariyer sahibi olmaları konusunda önemli düzeyde etkili olabilmektedir. Bu nedenle, bu araştırmada farklı brançlarda öğrenim görmekte olan öğretmen adaylarının matematiksel yatkınlık düzeyleri incelenmiş ve bu yatkınlık düzeylerinin, öğrenim gördükleri branşlara, cinsiyete ve sınıf düzeylerine göre değişimi araştırılmıştır. Bu amaçla, Beveridge (2004) tarafından yapılan çalışmada kullanılan Matematiksel Yatkınlık Anketi, Türkçeye uyarlanıp geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapıldıktan sonra farklı branşlarda öğrenim görmekte olan 354 öğretmen adayına uygulanmıştır. Araştırmanın sonucunda, öğretmen adaylarının büyük bir bölümünün orta düzeyde matematiksel yatkınlığa sahip oldukları anlaşılmıştır. Bununla birlikte, adayların matematiksel yatkınlık düzeylerinin branşları ile birlikte farklılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Sınıf düzeyleri ve cinsiyet bakımından ise anlamlı farklılıklara ulaşılamamıştır.Öğe Mathematics Teachers' Comments on PISA Math Questions and Our Country's Students' Low Achievement Levels(Hacettepe Univ, 2014) Altun, Murat; Akkaya, RecaiOur country's having underachieved repeatedly in the international examinations such as PISA, TIMSS etc., has made us consider that there are some problems related to our education system. The lowness of achievement levels might be affected by many factors such as the student, the program, and the teacher being in the first place. Of these factors, it is the teacher who is of great importance both because of being the person implementing this program and being the factor on the performance of whom measures can be taken easily. Starting from this point on, in the present study, the opinions of teachers about the lowness of students' achievement levels on these exams were examined. To achieve depth in the investigation, first the questions having addressed to students in PISA implementations were asked to the teachers in written form and answers were received and then they were asked for their opinions. The study revealed that the teachers regarded the insufficiency of the contents of the program and that of the teachers' accumulation of knowledge as the main reasons for students' low achievement levels. It has been concluded that working on these two factors and including such kinds of questions within the exams carried out nationally are necessary to increase students' achievement levels.Öğe Mathematics teachers’ comments on PISA math questions and our country’s students’ low achievement levels(Hacettepe University, 2014) Altun, Murat; Akkaya, RecaiOur country’s having underachieved repeatedly in the international examinations such as PISA, TIMSS etc., has made us consider that there are some problems related to our education system. The lowness of achievement levels might be affected by many factors such as the student, the program, and the teacher being in the first place. Of these factors, it is the teacher who is of great importance both because of being the person implementing this program and being the factor on the performance of whom measures can be taken easily. Starting from this point on, in the present study, the opinions of teachers about the lowness of students’ achievement levels on these exams were examined. To achieve depth in the investigation, first the questions having addressed to students in PISA implementations were asked to the teachers in written form and answers were received and then they were asked for their opinions. The study revealed that the teachers regarded the insufficiency of the contents of the program and that of the teachers’ accumulation of knowledge as the main reasons for students’ low achievement levels. It has been concluded that working on these two factors and including such kinds of questions within the exams carried out nationally are necessary to increase students’ achievement levels. © 2014, (publisher). All rights reserved.Öğe Ortaokul 7. sınıf öğrencilerinin en büyük ortak bölen ve en küçük ortak kat konusundaki bilgi oluşturma süreçlerinin RBC+C modeli ile incelenmesi(2018) Çubukluöz, Özlem; Adıgüzel, Tuba; Özdemir, Burçin Gökkurt; Akkaya, RecaiBu çalışmanın amacı, 7.sınıf öğrencilerinin tasarlanmış bir öğrenme ortamında en büyük ortak bölen ve en küçük ortak kat (ebob-ekok) bilgisini oluşturma süreçlerinin RBC+C soyutlama modeli ile incelenmesidir. Çalışma grubu, bir devlet ortaokulunda öğrenim gören altı 7. Sınıf öğrencisinden oluşmaktadır. Bilgi oluşturma süreci, nitel araştırma yöntemlerinden, yorumlayıcı yaklaşımı temel alan öğretim deneyi yöntemi ile incelenmiştir. Öğrencilerin ebob-ekok bilgisine ulaşma süreçleri tanıma, kullanma, oluşturma, pekiştirme bilişsel eylem adımlarına göre değerlendirilmiştir. Veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından her bir eylem adımı kapsamında araştırma problemleri hazırlanmıştır. Araştırmanın sonucunda, öğrencilerin ebob-ekok kavramlarını etkinlik sonunda yapılandırdıkları gözlemlenmiştir.Öğe Presentation and Evaluation of Book: Mathematics Instruction in Primary School Second Level (6th, 7th and 8th Grades)(Pamukkale Univ, 2011) Akkaya, RecaiÖğe Research on the development of middle school mathematics pre-service teachers' perceptions regarding the use of technology in teaching mathematics(Modestum Ltd, 2016) Akkaya, RecaiThis study aimed to investigate the changes in teacher perceptions regarding the use of technology subsequent to the training about technology integration in mathematics teaching. A training program that included combined technology, pedagogy and content knowledge was prepared and implemented on pre-service teachers with this aim. Exploratory sequential mixed method, one of the mixed method designs that include qualitative and quantitative research techniques, was utilized in the study. While pretest-posttest experimental design with no control groups was used in the quantitative dimension of research, pre-service teachers' written views were collected during the qualitative part of the study. Study participants were 34 pre-service teachers attending Middle School Mathematics Teaching Department of a state university during the spring semester of 2013-2014 academic year. Perception Scale for Technology Use and interview forms were used as data collection tools. Descriptive statistical methods and t-test were utilized for analyzing quantitative data whereas content analysis was preferred for qualitative data. Research results presented that significant differences were identified in middle school mathematics pre-service teachers' perceptions regarding the use of technology as a result of the training related to technology integration in mathematics teaching. Based on the findings, it was concluded that trainings that incorporate technological, pedagogical and content knowledge that are provided during teacher training process develop pre-service teachers' perceptions related to the use of technology in mathematics teaching.