Orta Doğu'da ABD-AB Rekabeti ve Türk Dış Politikasına Etkileri
Küçük Resim Yok
Tarih
2006
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Sovyetler Birliği’nin çöküşü ve Soğuk Savaş’ın sona ermesi üzerine dünya siyasetinde tek süper güç olarak kalan Amerika Birleşik Devletleri değişen şartları esas alan yeni kavramlar ve politikalar ortaya atmıştır. Bir tek siyasal otorite altında birleşme sürecinde olan ve uluslararası sistemde daha merkezî bir rol oynamayı isteyen Avrupa ülkeleri kendilerini eskiden beri müttefikleri olan ABD ile rekabet eder durumda bulmuştur. Orta Doğu, ABD ile AB arasında rekabete sahne olan en önemli alanlardan biridir. Bölgedeki önemli güçlerden biri ve AB üyeliğine aday ülke olarak Türkiye bu rekabetten önemli ölçüde etkilenmektedir. Bu makalede savunulan görüş Türkiye’nin iki tarafı da reddetmeme siyaseti gütmesi gerektiğidir. Ancak, Türkiye’nin geleceği geniş çapta AB ile “karşılıklı bağımlılığa” yani dayanışmaya dayandığı ve Türkiye’nin ulusal çıkarları AB ülkelerinin çıkarlarıyla büyük çapta örtüştüğü için Türkiye, ABD ile ikili ilişkilerden ziyade, AB ile daha yakın ilişkiler kurmaya öncelik vermelidir.
With the collapse of the Soviet Union and the end of the Cold War, the United States remained as the only superpower in world politics and introduced new concepts and policies based on these changed conditions. European countries, in the process of uniting under one political entity and seeking for a more central role in the international system, found themselves competing with their long time allies, the US. The Middle East is one of the significant areas of competition between the US and the EU. As one of the major powers of the region and a candidate for the EU membership, Turkey is significantly influenced by this rivalry. This article argues that Turkey has to pursue a policy not rejecting either side. However, since the future of Turkey largely depends on its interdependence with the EU, and since Turkey’s national interests overlap largely with those of the EU countries, Turkey has to prefer closer relations with the EU to its bilateral relations with the US.
With the collapse of the Soviet Union and the end of the Cold War, the United States remained as the only superpower in world politics and introduced new concepts and policies based on these changed conditions. European countries, in the process of uniting under one political entity and seeking for a more central role in the international system, found themselves competing with their long time allies, the US. The Middle East is one of the significant areas of competition between the US and the EU. As one of the major powers of the region and a candidate for the EU membership, Turkey is significantly influenced by this rivalry. This article argues that Turkey has to pursue a policy not rejecting either side. However, since the future of Turkey largely depends on its interdependence with the EU, and since Turkey’s national interests overlap largely with those of the EU countries, Turkey has to prefer closer relations with the EU to its bilateral relations with the US.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
[No Keywords]
Kaynak
Avrasya Dosyası
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
12
Sayı
2