Evaluation of treatment success in patients who underwent Transobturator Tape surgery
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2014
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Objective: Transobturator tape (TOT), a minimal invasive surgical technique in the treatment of urinary incontinence, is also frequently applied in addition to other gynecologic surgeries. Previous studies report a cure rate of 80%-92% with TOT. In this study, we aimed to evaluate treatment success in patients in whom TOT was performed in our clinics. Material and Methods: Patients in whom TOT was performed in our clinics between January 2009 and April 2013 were retrospectively evaluated. Follow up records were investigated to evaluate the TOT success rate and other urogynecologic problems that developed during follow up. Presence of ongoing urinary incontinence was accepted as TOT failure. Results: One hundred seven cases in whom TOT was performed and had available data were included. Median age of the cases was 59 (26-84) years. 72% (n=77) of them were in menopause, 91.6% (n=98) were multiparous and 59.8% (n=64) had other simultaneous gynecologic surgeries. Most frequent simultaneous operation was vaginal hysterectomy (n=42, 39.3%). Median postoperative follow up duration was 2.4 years (0.5-4 years). 12.1% (n=14) of the cases had ongoing urinary incontinence during follow up. Our TOT success rate was 87.9%. This rate was 87.5% in cases with simultaneous surgery and 88.4% in cases without a simultaneous surgery (p>0.05); 85.7% in postmenopausal and 93.3% in premenopausal cases (p>0.05). During follow up, cystocele developed in 8.4% and cuff prolapsus developed in 11.2% of the cases. Conclusion: Cure rate of TOT cases in our clinics were in accordance with the numbers in the literature. TOT success rate is not affected by the menopausal status or the application of any other simultaneous gynecologic surgery.
Amaç: Üriner inkontinans tedavisinde minimal invaziv bir cerrahi yöntem olan transobturator tape (TOT), diğer jinekolojik cerrahilere ek olarak da sıklıkla uygulanmaktadır. Geçmiş çalışmalarda TOT ile %80-%92 arasında değişen kür oranları bildirilmiştir. Bu çalışmada, kliniğimizde TOT uygulanan olgularda tedavi başarısının değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Ocak 2009-Nisan 2013 tarihleri arasında kliniğimizde TOT uygulanan olgular retrospektif olarak incelendi. Olguların takip kontrollerine ait kayıtlar incelenerek TOT başarısı ve takipte gelişen diğer ürojinekolojik problemler değerlendirildi. Devam eden idrar kaçırma şikayetinin olması TOT başarısızlığı olarak değerlendirildi. Bulgular: TOT uygulanan ve verilerine ulaşılabilen 107 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların ortanca yaşı 59 (26-84) yıl idi. %72’si (n=77) menopozda, %91,6’sı (n=98) multipar ve %59,8’ine (n=64) TOT ile eş zamanlı başka operasyonlar uygulanmıştı. En sık yapılan eş zamanlı operasyon vajinal histerektomi idi (n=42, %39,3). Olguların ortalama postoperatif takip süresi 2,4 yıl (0,5-4 yıl) idi. Takip süresinde olguların %12,1’inde (n=14) devam eden idrar kaçırma şikayetinin olduğu gözlendi. TOT başarı oranımız %87,9 olarak hesaplandı. Bu oran ek operasyon uygulanan olgularda %87,5, ek operasyon uygulanmayanlarda %88,4 (p>0,05); menopozda olan olgularda %85,7, menopoz öncesi operasyon uygulananlarda ise %93,3 (p>0,05) saptandı. Yine, takipte olguların %8,4’ünde sistosel, %11,2’sinde kaf prolapsusu geliştiği saptandı. Sonuç: Kliniğimizdeki TOT vakalarındaki kür oranı literatürdeki rakamlarla uyumludur. TOT başarısı hastanın menopozal durumundan ya da eş zamanlı başka bir jinekolojik cerrahi yapılmasından etkilenmemektedir.
Amaç: Üriner inkontinans tedavisinde minimal invaziv bir cerrahi yöntem olan transobturator tape (TOT), diğer jinekolojik cerrahilere ek olarak da sıklıkla uygulanmaktadır. Geçmiş çalışmalarda TOT ile %80-%92 arasında değişen kür oranları bildirilmiştir. Bu çalışmada, kliniğimizde TOT uygulanan olgularda tedavi başarısının değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntemler: Ocak 2009-Nisan 2013 tarihleri arasında kliniğimizde TOT uygulanan olgular retrospektif olarak incelendi. Olguların takip kontrollerine ait kayıtlar incelenerek TOT başarısı ve takipte gelişen diğer ürojinekolojik problemler değerlendirildi. Devam eden idrar kaçırma şikayetinin olması TOT başarısızlığı olarak değerlendirildi. Bulgular: TOT uygulanan ve verilerine ulaşılabilen 107 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların ortanca yaşı 59 (26-84) yıl idi. %72’si (n=77) menopozda, %91,6’sı (n=98) multipar ve %59,8’ine (n=64) TOT ile eş zamanlı başka operasyonlar uygulanmıştı. En sık yapılan eş zamanlı operasyon vajinal histerektomi idi (n=42, %39,3). Olguların ortalama postoperatif takip süresi 2,4 yıl (0,5-4 yıl) idi. Takip süresinde olguların %12,1’inde (n=14) devam eden idrar kaçırma şikayetinin olduğu gözlendi. TOT başarı oranımız %87,9 olarak hesaplandı. Bu oran ek operasyon uygulanan olgularda %87,5, ek operasyon uygulanmayanlarda %88,4 (p>0,05); menopozda olan olgularda %85,7, menopoz öncesi operasyon uygulananlarda ise %93,3 (p>0,05) saptandı. Yine, takipte olguların %8,4’ünde sistosel, %11,2’sinde kaf prolapsusu geliştiği saptandı. Sonuç: Kliniğimizdeki TOT vakalarındaki kür oranı literatürdeki rakamlarla uyumludur. TOT başarısı hastanın menopozal durumundan ya da eş zamanlı başka bir jinekolojik cerrahi yapılmasından etkilenmemektedir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Postoperative Complications, Transobturator Tape, Urinary İncontinence, Postoperatif Komplikasyon, Transobturator Tape, Üriner İnkontinans
Kaynak
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Dergisi
Turkish Journal of Obstetrics and Gynecology
Turkish Journal of Obstetrics and Gynecology
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
11
Sayı
2