Arşiv logosu
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Pehlivan, Fatma" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Can excessive oxygen cause hyperactive behavior disorder in preterm children? Cognitive effects of hyperoxia in the preterm brain of rats
    (Springer, 2019) Dilek, Mustafa; Orallar, Hayriye; Çetinkaya, Ayhan; Bozat, Gökçe; Pehlivan, Fatma; Bekdaş, Mervan; Kabakuş, Nimet
    There is a paucity of data on the effects of hyperoxia-induced brain damage on learning and such psychosocial phenomenon as anxiety. Preterm infants encounter hyperoxia within a relatively early stage of life (leaving the intrauterine environment earlier than was expected) and are exposed to high-level hyperoxic stress due to the insufficiency of their antioxidant defense mechanisms. In an experimental rat model, we investigated the effects of early postnatal hyperoxia on learning, anxiety, and depression in the early adulthood period. Rat nestlings (n = 7) were exposed to about 80% oxygen for the first 5 days after birth to create a rat model of hyperoxia, and these nestlings and those of the control group (n = 7) were subjected to behavioral tests (Morris water tank, open-field test, elevated plus maze, and Porsolt test) at 30 days old. Video recordings of the tests were captured, and indices of the tests in the experimental groups were compared with the Mann-Whitney U-test. In the Morris water navigation task, the latency and distance required to locate the platform were greater (P = 0.018 and 0.025, respectively) in the hyperoxia group than in the control group, suggesting that exposure to hyperoxia during the development of the brain can exert a negative effect on the learning function. There was no difference in the time spent in the open center area of the open-field test (anxiety), while the rats in the hyperoxia group spent more time in the enclosed area in the elevated plus maze test, suggesting a higher level of anxiety (P = 0.048). In the Porsolt test, rats in the hyperoxia group moved faster (P = 0.013) and travelled a longer distance (P = 0.048). Although this finding suggests less depressive behavior in the mentioned group, which was contrary to the expectations, this may also explain the tendency of preterm infants to hyperactivity at later ages. Thus, it has been demonstrated experimentally that exposure of neonates to oxygen exceeding physiological needs may cause behavioral problems, such as impaired learning, anxiety, and hyperactivity.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Leptin hormone profiles in adult and its physiological functions in juvenile Syrian hamsters (Mesocricetus auratus)
    (Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2003) Pehlivan, Fatma; Gündüz, Bülent
    Leptin hormonu başlıca yağ doku hücrelerinden salgılanan bir hormon olup, enerji metabolizması, vücut ağırlığı, besin alınımı, infeksiyon, inflamasyon, iskelet sistemi, üreme ve puberteye giriş zamanı gibi pekçok olayda düzenleyici roller oynamaktadır. Suriye hamsteri gün uzunluğundaki değişimlere kuvvetli cevaplar veren fotoperiyodik bir türdür. Bu türde yağ doku metabolizmasmında fotoperiyodik değişimlerden etkilendiği düşünülmektedir. Bu çalışma ile yetişkin ve yavru Suriye hamsterlerinde leptin hormonu ve etkileri araştırıldı. Birinci çalışmada, Suriye hamsterlerinin hamilelik ve laktasyon dönemlerinde melatonine bağımlı ve bağımsız meydana gelen leptin hormon profili incelenmiştir. Uzun (14L) ve kısa (10L) fotoperiyodlarda tutulan intakt ve pinealektomili yetişkin dişi hamsterlar çiftleştirildi. Hamile kalan hayvanlardan 4. günden itibaren doğuma kadar 4 defa kan alındı. Kanlar bu türde leptin seviyesinin en düşük değere indiği gece / 24: 00 ve en yüksek değere çıktığı öğlen 12:00 saatlaerinde olmak üzere iki farklı dönemde toplandı. Laktasyon döneminde aynı dişi hayvanlardan bu dönem boyunca dört defa gece ve gündüz olmak üzere kan toplandı. Örnekler (~lml) hafif eter anestezisi altında gözün orbital sinüsünden, ince heparinize kapiller tüp yardımıyla toplandı. Gece kanları ise parlak olmayan kırmızı ışık altında temin edildi. Kan alımından sonra plazmada oluşabilecek hacim kaybını önlemek amacıyla alınan kan miktarı kadar % 0,9'luk NaCl solüsyonu her bir hayvana ayrıca enjekte edildi. Örnekler 4000 rpm'de, 4 °C de, 30 dakika santrifüj edildikten sonra serum kısmı toplandı ve analiz edilinceye kadar -20 °C de saklandı. Leptin hormonu üretici firmanın (Assay Designs, USA) önerdiği tekniğe göre ELİZA aletinde, 450 nm de ölçüldü. Hamilelik döneminde, uzun ve kısa fotoperiyodlarda leptin seviyeleri karşılaştırıldığında gerek kontrol ve gerekse pinealektomili hayvanların leptin seviyelerinde bir düşme gözlendi. Bu değerler hamileliğin son döneminde en düşük değere indi. Laktasyon döneminde, leptin seviyeleri uzun ve kısa fotoperiyotlarda fark göstermemekle birlikte, kontrol ve pinealektomili gruplar arasında belirgin farklar gözlendi (p< 0,05). Hamilelik boyunca leptin seviyesinde meydana gelen düşme hem fotoperiyodik etkiden hemde pineal bezinden bağımsız gerçekleşmektedir. Laktasyon döneminde ise pineal bezinin olup olmaması leptin hormon profilinde farklılıklar ortaya çıkarmıştır. İkinci çalışmada, pineal bez ve leptin hormonunun yavru erkek Suriye hamsterlerinin puberteye giriş zamanı üzerine olan etkileri incelendi. 2-3 aylıkyetişkin Suriye hamsterleri 14L: İOD fotoperiyodunda çiftleştirildi. Erkek yavrular 21 günlük olduklarında annelerinden ayrılıp kontrol, leptin enjeksiyonu ve piealektomi+ leptin enjeksiyonu olmak üzere 3 grup oluşturuldu. Bu üç grubun günlük besin tüketimleri, haftalık vücut ve testis ağırlık gelişimleri 8 hafta boyunca ölçüldü. Leptin enjeksiyonları intraperitonal olmak üzere her sabah l|ig/kg/gün (Leptin dozu vücut ağırlığındaki artışa bağlı olarak artırıldı) dozunda 8 hafta boyunca yapıldı. Sonuç olarak üç grubun besin tüketimleri arasında istatistiksel olarak belirgin bir fark bulunamadı (p> 0,05). Ancak leptin enjeksiyonu yapılan grupların vücut ve testis ağırlık değişimleri kontrol grubundakilere göre daha hızlı bir artış göstermiştir. Leptin hormonu yavru erkek Suriye hamsterlerinin puberteye giriş zamanını pineal bezden bağımsız olarak hızlandırmaktadır. Ancak pinealektomi + leptin enjeksiyonu yapılan grupta puberteye giriş daha erken olmuştur (p< 0,001). Bu sonuçlar göstermektedir ki, bu türde saptanan ilk veri olarak, leptin hormonu yavru hamsterlerin puberteye giriş zamanını belirgin bir farkla erken başlatmaktadır ve yine yetişkin Suriye hamsterlerinde hamilelik ve laktasyonun düzenlenmesinde kritik bir role sahip olabilmektedir. Sonuç olarak, leptinin üreme oraganları üzerinde oynadığı spesifik role türe bağlı olarak farlılık gösterebilmektedir. Değişik yöntemler uygulanarak elde edilen sonuçlar leptinin hamilelik ve laktasyon dönemlerinde düzenleyici bir role sahip olduğuna işaret etmektedir. Anahtar kelimeler: Leptin, Pineal bez, Hamilelik, Laktasyon, Puberte, Suriye hamsteri

| Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kütüphanesi, Bolu, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim