Yazar "Nişli, Kemal" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ameliyat sonrası ortaya çıkan pulmoner konduit anastomoz darlığının stent ile tedavisi(2006) Nişli, Kemal; Olgar, Şeref; Yavuz, Taner; Aydoğan, ÜmrahDoğumsal kalp hastalıklarının cerrahi tedaviyle düzeltme işlemleri sonrasında anatomik komplikasyonlar görülmektedir. On üç yaşındaki erkek hasta, son zamanlarda belirginleşen efor kapasitesindeki azalma nedeniyle başvurdu. Hastaya doğumdan sonraki dönemde, büyük arter transpozisyonu, pulmoner atrezi, ventriküler septal defekt ve duktus arteriozus açıklığı tanıları ile önce sol, sonra da sağ pulmoner artere Blalock-Taussig şant ameliyatı uygulanmıştı. Ayrıca, yedi yaşında iken Rastelli ameliyatı (sol ventrikül ile aort arasına ve sağ ventrikül ile pulmoner arter arasına konduit) ve sağ ventrikül çıkış yolu rekonstrüksiyonu uygulanmıştı. Sağ ventrikülografide konduitin sağ ve sol pulmoner arter anastomoz bölgelerinde belirgin darlık saptanması üzerine anjiyoplasti ile birlikte stent uygulandı. İşlem sonrasında hastanın yakınmaları kayboldu ve efor kapasitesinde artış gözlendi.Öğe Prematüre yenidoğanda pulmoner balon valvüloplasti(2006) Yavuz, Taner; Nişli, Kemal; Can, Gülay; Aydoğan, ÜmrahDüşük doğum tartılı yenidoğan bebeklerde kalp kateterizasyonu uygulamaları ısı kaybı, damar yoluna girişte karşılaşılan güçlükler ve kardiyak yapıların küçük olması gibi nedenlerle kendine özgü zorluklar gösterir. Sezaryenle 34. gestasyonel haftada 1790 gr olarak doğan bebeğin ilk fizik muayenesinde 3/6 şiddetinde sistolik üfürüm saptandı. Ertesi gün yapılan fizik muayenede üfürümün devam etmesi ve akciğer radyografisinde kardiyomegali saptanması nedeniyle yapılan ekokardiyografide sağ-sol şantlı foramen ovale açıklığı, duktus arteriyozus açıklığı, sağ ventrikül hipertrofisi ve pulmoner kapak darlığı saptandı. Sağ ventrikül basıncının ve pulmoner gradiyentin yükselmesi ve belirgin taşipne ve dispne gelişmesi üzerine pulmoner balon valvüloplasti uygulanmasına karar verildi. İşlemi izleyen saatlerde yapılan kontrol ekokardiyografide RV basıncının ve pulmoner gradiyentin düştüğü görüldü. İşlemin sekizinci günü taburcu edilen hastanın bir ay sonra yapılan ekokardiyografisinde 56 mmHg pulmoner gradiyent saptandı.