Arşiv logosu
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • English
  • Türkçe
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Gündoğdu, Veyis" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanmış cinsel istismar/saldırı olgularının analizi
    (Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2017) Gündoğdu, Veyis; Erkol, Zehra Zerrin
    Amaç: Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar kişinin temel hak ve özgürlüğü yanında beden bütünlüğüne yönelik cinsel taciz, cinsel saldırı ve cinsel istismarıda içeren son yıllarda gittikçe artan insanlığa karşı işlenen en ağır suc?lardan birisi olarak değerlendirilmektedir. Cinsel suçlar kişinin rızası olmaksızın gözle süzme gibi nispeten basit nitelikli davranışlardan, cinsel haz almaya yönelik hareketler ve en uc? noktada ırza geçmeyide kapsayan geniş bir yelpazeden oluşur. Çalışmamızda Bolu İli içerisinde meydana gelmiş ve Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanmış cinsel istismar / saldırı olgularının analiz edilerek; mağdurların sosyo-demografik özelliklerinin, risk faktörlerinin ve sanıkların profilinin incelenmesi,tespit edilen özelliklerin değerlendirilmesiile yeni vakaların önlenmesine katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Materyal ve Metod: Çalışmamız01/07/2007 – 30/06/2016 tarihleri arasında Abant İzzet Baysal Üniversitesi İzzet Baysal Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı'ndaretrospektif olarak yürütülmüştür.Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'nde karara bağlanmış tüm cinsel istismar / saldırı olgularının dava dosyalarındaki adli ve tıbbi belgeler incelenerek, mağdurların sosyodemografik özellikleri, genel beden ve anogenital bölge muayene bulguları, konsültasyon ve laboratuvar tetkik sonuçları, mağdurların ve sanıkların genel profilleri, olaya ilişkin detaylı özellikler tespit edilerek cezanın tayininde etkili faktörler belirlenmiş ve istismara neden olabilecek risk faktörlerinin ortaya konmuştur. Bulgular: Çalışmamız 131 (%88,5) kadın (yaş ort=19.44±11.82) ve 17 (%11,5) erkek (yaş ort=12.76±8.01) olmak u?zeretoplam 148 olgudan oluşmaktadır.Çalışmamızdaki olguların %58,1'i zorunlu eğitim çağında olup, erkek olguların tamamı, kadınların %86,6'sıbekardı. Çalışmamızda 72 (%48,6) olguyla en sık vajinal penetrasyon rapor edilirken, onu sırasıyla 22 (%14,5) olguyla dokunma-elleme ve 14 (%9,5) olguyla anal penetrasyon izledi.Olay sonrası ruhsal muayene sonucuna göre mağdurlardaen sık (%6,8) travma sonrası stres bozukluğu saptandı.Olayın organ sokma şeklinde meydana gelmesi ruhsal patoloji gelişme olasılığını 0,435 kat arttırdığıbelirlendi.Çalışmamızda saldırganların hepsinin erkek (Ort. yaş= 37,81±15,3) olduğu belirlendi. Saldırganların %91,8'i mağdurun çevresinde sosyal ilişki kurduğu kişilerden olduğu belirlendi.Çalışmamızda mahkemelerce sonuçlanan dava sonuçlarına göre en sık (%49,3)mahkumiyet kararı verilmiş bunu beraat (%20,3), düşme (12,8) ve denetimli serbestlik (%8,8) kararları izlemiştir. Sonuç: Çalışmamız sonucunda çoğunluğu çocukluk yaş grubunda olan kadın ağırlıklı mağdurların yanında tamamı erkek olan saldırganların sosyodemografik özellikleri incelendiğinde ülkemizde yayınlanmış çalışmalar ile uyum içerisinde olduğu görülmektedir. Olay sırasında gerçekleşen penetrasyon, psikolojik ve fiziksel şiddet hatta birlikte silah kullanımı mağdur üzerinde ruhsal patoloji oluşumuna olumsuz yönde etkisi çok açık şekilde gözlenmiştir. Bütün bu verilerin ilgili kurumlarca oluşturulacak önleme ve koruma programlarında dikkatlice değerlendirilmesinin katkı sağlayacağı şüphesizdir. Ayrıca mahkemelerce karara bağlanmış dava sonuçlarında dikkat çeken düşük mahkumiyet oranları; konunun uzmanı olmayan tecrubesiz hekimlerce yapılan muayene yanında biyolojik materyal alma ve değerlendirmede yetersiz koşullardan yargı sürecinde oluşan aksaklıklara kadar olan prosedürün ilgili kurumlarca tekrar gözden geçirilmesi ve önlemlerin ivedi alınması gerekliliğini ortaya koymaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Evaluation of genital condyloma accuminata seen during pediatric age as for sexual abuse: Case report
    (2018) Petekkaya, Semih; Erkol, Zerrin; Hösükler, Erdem; Samurcu, Hakan; Gündoğdu, Veyis
    Anogenital wart is the most frequently seen during sexually transmitted disease in sexually active adults caused by Human Papillomavirus. The transmission with sexual contact has been defined for anogenital warts which emerge during childhood, however other routes of infection are also considered. We presented a case of a female child who had two genital warts. There is no history or suspicion of sexual abuse and the girl was infected by her mother. In the cases of condyloma accuminata seen in childhood, taking history and physical examination for sexual abuse of the child should be done by the clinician in a detailed way. Opinions should be achieved from forensic experts about the case and the legal authorities should be notified of the suspicion.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Fungal growth on a corpse: a case report
    (Romanian Legal Med Soc, 2018) Hösükler, Erdem; Erkol, Zerrin; Petekkaya, Semih; Gündoğdu, Veyis; Samurcu, Hakan
    Fungi exist in many environments, in air, bathrooms of houses, on wet floors, grounds, showers, dirty, and wet laundry, air conditioners, and humidifiers, garbage bins, dish racks, carpets, in dark, and humid environments as cellars, and attics. Forensic mycology is a branch of science which describes species of fungi. In the past, forensic mycology was mostly restricted to the examination of poisonous, and psychotropic species, in recent years it starts to play a role in the determination of the time of death, burial place, and time of leaving the body where it was found, and cause of death (hallucination, and poisoning). Forensic mycology is considered as an auxiliary method in the determination of the time of death just like forensic entomology. In our study, by presenting a case whose dead body was covered with fungal plaques during postmortem period, we aim to review literature concerning fungal growth on corpses.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    A retrospective study on sexual assault - abuse cases
    (Duzce University, Faculty of Medicine, 2022) Gündoğdu, Veyis; Erkol, Zehra Zerrin; Hösükler, Erdem; Samurcu, Hakan; Büken, Bora
    Objective: In this study; it is aimed to analyze the sexual attack-abuse cases that occurred in Bolu province and were judged by the High Criminal Court. Methods: A total of 148 cases of sexual assault -abuse decided by the Bolu High Criminal Court between 2007 and 2016 were analyzed retrospectively. Results: This study included 148 cases: 131 (88.5%) cases were female and 17 (11.5%) were male. The mean age was 18.6 +/- 11.6 (min:4, max:83). The highest number of cases was in the 13-15 age group (n=52, 35.2%). Sexual abuse most frequently occurred through vaginal penetration (n=72: 48.6%). The most common psychiatric diagnosis was acute stress disorder (n:12, 10.8%) and post-traumatic stress disorder (n:12, 10.8%). Physical violence was found to be statistically effective (p = 0.008) in the occurrence of mental disorders after the event. The victim recognized 81.8% of the attacker. Conclusions: We think that more effective sexual attack-abuse prevention strategies can be developed at the national level by determining the risk factors of sexual assault-abuse in our country through wider research to be conducted across the

| Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kütüphanesi, Bolu, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim