Yazar "Ersoy, Sadettin" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Küçük Resim
    Öğe
    Evaluation of the relationship between computed tomography angiography collateral scores and clinical outcome
    (Assoc Arquivos Neuro- Psiquiatria, 2024) Yabalak, Ahmet; Ögün, Muhammed Nur; Önalan, Ayşenur; Yılmaz, Murat; Tokmak, Hilmiye; Ersoy, Sadettin; Bilgili, Fatma
    Background The relationship between collateral circulation and prognosis after endovascular treatment in anterior circulation strokes has been reported in many studies. Objective In this study, we aimed to compare the predictive power of clinical outcome by comparing five different collateral scores that are frequently used. Methods Among the patients who underwent endovascular treatment in our clinic between November 2019 and December 2021, patients with premorbid mRS < 3, intracranial ICA and/or MCA M1 occlusion, and a pre-procedural multiphase CTA examination were included in the study. Demographic, technical, and duration information about the procedure, major events after the procedure, and clinical outcomes at 3 months were recorded. The mCTA, Tan, Maas, Miteff, and rLMC collateral scores of the patients were evaluated. Results Clinical outcome at 3 months were good in 37 of the 68 patients included in the study (mRS <= 2). Only the mCTA and rLMC collateral scores were statistically significantly higher in those with a good clinical outcome. Significant correlation with 3-month mRS was detected only in mCTA and rLMC scores. Although rLMC and mCTA collateral scores showed a statistically significant association with prognosis, they were not sufficient to be an independent predictor of prognosis. Conclusion mCTA and rLMC were found to have the highest predictive power of clinical outcome and the highest correlation with the 3-month clinical outcome. Our study suggests that it would be beneficial to develop a new scoring system over multiphase CTA, which combines regional and temporal evaluation, which are the strengths of both collateral scoring.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Migren hastalarında büyük oksipital sinir blokajının sempatik deri yanıtına etkisi
    (Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Ersoy, Sadettin; Yılmaz, Murat
    GİRİŞ VE AMAÇ: Migren, günlük yaşamı etkileyen yaygın bir nörolojik rahatsızlıktır. Bu çalışma, migren tedavisinde alternatif bir yöntem olan GON blokajının, hastaların sempatik deri yanıtları üzerindeki etkilerini incelemeyi amaçlamaktadır. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji polikliniklerinde gerçekleştirilen çalışma, migren tanısı alan hastalara uygulanan blokajın migren tedavisindeki mekanizmasını anlamak ve sempatik deri yanıtlarının üzerindeki etkisini değerlendirmektedir. MATERYAL VE METOD: GON blokajının etki mekanizmasını ve sempatik deri yanıtının takipte önemini değerlendirmek amacıyla gönüllü 20 adet GON blokajı tedavisine ihtiyaç duyan migren hastası dahil edilmiştir. Bu hastalara ilk dört tanesi birer hafta arayla, sonraki iki tanesi birer ay arayla olmak üzere altı adet GON blokajı tedavisi uygulanmıştır. Blokajlardan önce, ikinci blokajdan sonra ve altıncı blokajdan sonra olmak üzere üç adet sempatik deri yanıtı ölçümü yapılmıştır. Tedavi öncesi ve sonrası migren ağrı skalaları ile aralarındaki ilişki karşılaştırılmıştır. BULGULAR: Migren interval döneminde yapılan ölçümlerde; hem latans hem de amplitüd değerlerinde, tedavi öncesinde ve sonrasında, sağ ve sol taraflar arasında anlamlı farklılık izlenmedi. Tedavi sonrasında hastaların aylık migren sıklığı, vizüel ağrı skalası, aylık analjezi kullanımı, aylık fonksiyon kaybı, MIDAS ve HIT-6 ölçeklerinde anlamlı düşüş gözlendi(p<0.001). Hastalarda tedavi öncesinde, tedavinin 2. seansında ve tedavinin 6. seansında yapılan B-SDY ölçümlerinin varyans analizinde anlamlı fark izlendi(p<0.05). 1. ve 3. B-SDY ölçümlerinin amplitüdlerinin yüzde (%) cinsinden değişiklik oranları korelasyon açısından karşılaştırıldı. HIT-6 skorundaki yüzde (%) cinsinden olan değişim hem sağ hem de sol B-SDY amplitüdleri ile korele saptanırken(p<0.05), diğer parametrelerde anlamlı korelasyon izlenmedi(p>0.05). SONUÇ: Çalışmamız GON blokajının etkinliğini desteklemektedir. Bu yöntemin daha yaygın bir şekilde benimsenmesi gerektiğini göstermektedir. Son dönemlerde, migrenin otonom sinir sistemi ile ilişkisini araştıran çalışmaların artmasıyla birlikte, GON blokajının migren tedavisindeki etki mekanizmasının, otonom sinir sistemi açısından da değerlendirilmesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. ANAHTAR KELİMELER: Migren, Büyük oksipital sinir blokajı, GON, Sempatik Deri Yanıtı
  • Küçük Resim
    Öğe
    A rare cause of dysarthria: Legionnaires' disease
    (Taylor & Francis Ltd, 2023) Afşin, Emine; Küçük, Furkan; Yıldız, Serpil; Ersoy, Sadettin
    Purpose/Aim of the StudyA case admitted with dysarthria and syncope and hyperintense lesion in the splenium of the corpus callosum, diagnosed as Legionnaires' disease by detecting Legionella antigen in the urine, and recovered only with antibiotic treatment is presented because it is rare in the literature.Materials and MethodsWhen a 64-year-old female patient was admitted to the emergency department with complaints of sudden loss of consciousness and fainting at home, she had speech impairment, and her pulse oxygen saturation in room air was 88%. In the neurological examination, there was no pathological finding except dysarthria in the patient with no motor deficit. The patient had no respiratory complaints and had a recent travel history. In laboratory examinations, hyponatremia was detected with increased C-reactive protein and liver enzymes. Consolidation was observed in the lower right zone on chest computed tomography. Ampicillin + sulbactam (4x1 gr, intravenous) and clarithromycin (2 x 500 mg orally) were initiated. On cranial magnetic resonance, a hyperintense lesion was observed in the splenium of the corpus callosum in the oval T2 sequence. Legionella pneumophila serogroup 1 antigen in urine was reported as positive. On the fourth day of her hospitalization, the patient, whose CRP and liver enzyme values regressed, her hyponatremia improved, her pulse oxygen saturation increased to 92% in room air, and her speech became comprehensible, was discharged after oral antibiotic treatment was arranged. On the 12th day, the speech ability of the patient completely returned to normal.ConclusionLegionella infection should be suspected in the presence of pneumonia and corpus callosum splenium lesion.