Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

DSpace@BAİBÜ, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor, araştırma verisi gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.




 

Güncel Gönderiler

Öğe
Michelin yeşil yıldızlı restoranların sürdürülebilirlik uygulamalarının incelenmesi: İspanya Venta Moncalvillo örneği
(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Aydemir, Zeynep; Çavuş, Osman
Restoran sektörü çevre ile doğrudan ilişkili bir yapıya sahiptir. Bu yönüyle sürdürülebilirlik hareketine katkı sağlayabilecek oluşumlardır. Zaman içerisinde sürdürülebilirlik kavramının giderek önem kazanmasıyla, restoran sektörüne etki etmeye başladığı görülmektedir. Bu etkiyle restoran değerlendirme kuruluşları sürdürülebilir restoranları desteklemek ve motive etmek amaçlarıyla yeni ödüller ortaya koymuşlardır. Yalnızca sürdürülebilir restoranları vurgulamak amacıyla oluşturulan ödüllerden bir tanesi Michelin Rehberi tarafından geliştirilen Yeşil Yıldız ödülüdür. Michelin Rehberi'nin bu ödül için değerlendirme kriterlerini şeffaf olarak açıklamaması, bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Bu çalışma İspanya'nın Daroca de La Rioja köyünde yer alan iki Michelin Yıldızı ve Yeşil Yıldız ödüllerine sahip Venta Moncalvillo restoranda gerçekleştirilmiştir. Araştırmacı tarafında üç ay süreyle katılımcı gözlem yöntemi kullanılarak örnek olay incelemesi yapılmıştır. Bu bağlamda Venta Moncalvillo restoranda benimsenen uygulamalar veri olarak kaydedilmiş, gözlem süresinin sonunda bu veriler Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan 2030 Sürdürülebilirlik Kalkınma Hedefleri ile analiz edilerek, sürdürülebilir olarak nitelendirilebilecek uygulamalar ortaya çıkarılmıştır. Çalışmanın sonucunda elde edilen veriler Michelin Yeşil Yıldızı'nın verilmesinde etkili olan uygulamalar olarak aktarılmıştır. Çalışmanın bahsi geçen ödülü hedefleyen restoranlar için bir kaynak görevi de görebileceği düşünülmektedir. Çalışmanın sonunda elde edilen veriler ve ilerleyen dönemlerde gerçekleştirilebilecek çalışma önerileri literatüre sunulmuştur.
Öğe
Çamur içeriğindeki kirleticilerin elektro-susuzlaştırma işlemi sonrasında oluşan fazlar arasındaki dağılımının belirlenmesi
(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Demir, Tuğçe; Pakdil, Nazlı Baldan; Karakaş, Duran
Dünya'yı kapsayan enerji krizi, gıda rezervi eksikliği ve tehlikeli atık oluşumu sosyo-ekonomik ilişkilerde sorunlara sebep olan ve çevresel sürdürülebilirliği engelleyen büyük zorluklardır. Hızla gelişen teknoloji ve şehirleşme beraberinde atık oluşumunu da getirmektedir. Bu durum da atıksu arıtma tesislerinin sayısını ve ihtiyacını arttırmaktadır. Atıksuların arıtımı sonucunda yan ürün olarak büyük miktarlarda çamur oluşur. Oluşan çamur yüksek miktarda su ve zararlı patojenler içermesinin yanında, aynı zamanda çeşitli temel malzeme ve besinler için bir kaynak görevi de görür. Son yıllarda elektrokimyasal prosesler, çamur susuzlaştırma ve kaynak geri kazanımı için etkili bir teknik olarak yerini almıştır. Elektro-susuzlaştırma (ES) prosesi, serbest ve bağlı suyu çamur matrisinden ayırarak çamur hacmini önemli ölçüde azaltır ve böylece daha uygun maliyetli ve sürdürülebilir bir çamur yönetimi haline gelir. ES işlemi sonrasında giriş ham çamuru; filtrat (1), susuz çamur (2) ve uçucu (gaz) faz (3) olmak üzere 3 kısımda incelenmektedir. Ancak proses sırasında meydana gelen gaz salınımı ve karakterizasyonu ihmal edilmektedir. Bu tez çalışmasında uçucu organik bileşiklerden doğrusal ve halkalı yapıdaki uçucu metil siloksanlar, toksik ağır metal bileşiklerinden Cu, Cd, Pb ve Zn ile kokulu gazlardan H2S ve NH3 bileşiklerinin proses sırasında oluşan fazlar arasındaki akıbeti belirlenmiştir. ES reaktöründe optimum işletim şartlarını belirlemek amacıyla Box-Behnken İstatistiksel Analizi kullanılmıştır. Uygulanan voltaj ve basınç değerlerindeki değişiklikler sonucunda, verimli katı-sıvı ayrımının yanında proses sonucunda en az % 9 ve en yüksek % 25 arasında değişen oranlarda reaktörden gaz çıkışı meydana geldiği hesaplanmıştır. Emisyon akışları ve beraberinde emisyon faktörleri üretilmiştir. Sonuç olarak ES prosesinde yüksek susuzlaştırma veriminin yanında, UMS ve ağır metal bileşikleri için ham çamur içerisinde % 40 ile % 70 aralığında arıtım yapılırken, % 30 ile % 60 oranında kirleticilerin susuz çamur içerisinde kaldığı tespit edilmiştir. Böylece ES işleminin çamur yönetimine ve atmosfer kirliliğine olan katkısı ortaya konularak bu sistemin pozitif ve negatif yönleri belirlenmiştir.
Öğe
Determining agro-morpohological and molecular characteristics of Bolu province wheat landrace and bred wheats and modeling their spatial distribution by geographic information systems and remote sensing
(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Keskin, Çisem Nildem; Gürel, Ekrem
Gerek ıslah çalışmaları gerekse insanların daha sağlıklı ve kaliteli ürünlere yönelmesi nedeniyle yerel çeşitler günümüzde her zamankinden daha fazla önem kazanmıştır. Islah ve üretim çalışmalarının ciddi bir şekilde yönetilmesi için yerel çeşitlerin coğrafi dağılımlarının yanı sıra genetik ve agromorfolojik yapılarının da bilinmesi ve anlaşılması gerekmektedir. Bu çalışmada Triticum monococcum L. ssp. monococcum (IZA), Triticum aestivum L. cv. Çalıbasan and Triticum aestivum L. cv. Sarı Serez yerel popülasyonlarının genetik, agro-morfolojik özellikleri ve coğrafi dağılımları araştırılmıştır. Genetik polimorfizm, bu iki türün popülasyonları ve varyantları arasında 5 SCoT belirteçler markörleri ile araştırıldı. Bin tane ağırlığı (BDA), bayrak yaprak alanı (BYA), bayrak yaprak uzunluğu (BYU), bayrak yaprak genişliği (BYG), başak uzunluğu (BU), bitki boyu (BB), üst boğum uzunluğu (ÜBU), başakta dane sayısı (BDS), metrekare başına düşen başak sayısı (MKBS) ve verim (VRM) agro-morfolojik değişkenler olarak araştırıldı. Ayrıca Bolu ilinin topografik (yükseklik, eğim, bakı), iklim (yağış, maksimum-minimum-ortalama sıcaklıklar ve biyoiklim), toprak (yığın yoğunluğu, iri parça, kum, silt, kil, katyon değişim kapasitesi (CEC), nitrojen, organik karbon) ve CORINE (arazi kullanımı/örtüsü) tamamlayıcı veri tabanı (raster haritaları) oluşturulmuş ve agro-morfolojik değişkenler ile bu çevresel değişkenler arasındaki ilişkiler korelasyon analizi ile araştırılmıştır. Sonuç olarak, IZA buğdayında BDA-BU, BDA-BYU, BDA-yükseklik, BYU-yükseklik, BU-yükseklik, VRM-yağış (Nisan ayında) arasında anlamlı (p<0.01) ve sırasıyla 0.692, 0.644, 0.793, 0.773, 0.702, 0.554 değerlerinde yüksek ilişki görülmüştür. SCoT analizleri sonuçlarına göre, ortalama 9.60 ile markörler 48 polimorfik bant üretmişlerdir. SCoT markörlerinin ortalama polimorfik bilgi içeriği (PIC) değeri 0.08 çıkmıştır. Dendrogram analizi sonucuna göre T. aestivum ve T. monococcum ssp. monococcum türleri %62 genetik benzerk ile iki ana kümeye ayrılmıştır. Bu çalışmanın sonunda verim ve verime güçlü bir şekilde etki eden çevresel değişkenler kullanılarak, IZA buğdayının potansiyel yetiştirme alanlarını gösteren bir verim modeli çoklu regresyonla geliştirilmiş ve CBS ile haritalandırılmıştır.
Öğe
Fen bilimleri öğretmenlerinin eğitim bilişim ağı'nı (EBA) kullanma durumlarının incelenmesi
(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Arınmış, Kevser; Eroğlu, Eylem
Bu araştırmada fen bilimleri öğretmenlerinin derslerinde EBA Platformu kullanım durumları ve platformdan yararlanmaya ilişkin görüşlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Çalışma grubunu Ankara' da görev yapan 229 fen bilimleri öğretmeni oluşturmaktadır. Öğretmenlere online anket uygulanmıştır. Araştırmada verilerin analizi için frekans, yüzde, aritmetik ortalama, t-testi ve Anova test sonuçlarından faydalanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre; EBA Platformu fen bilimleri ders içeriklerinin kullanım oranının 5.sınıf seviyesinde daha yüksek iken 8.sınıf düzeyinde azaldığı belirlenmiştir. Uzaktan eğitim döneminde ise yüz yüze eğitim dönemine göre tüm sınıf kademelerinde EBA Platformu fen bilimleri ders içeriklerinin kullanım düzeyi artmıştır. EBA Platformu fen bilimleri ders içeriklerini öğretmenlerin yüz yüze eğitimde daha çok video gösterimi ve deney gösterimi en az düzeyde ise ders kitabından yararlanma amacıyla kullanırken uzaktan eğitimde en fazla video gösterimi, deney gösterimi, soru çözümü ve ödev vermek amacıyla kullandıkları belirlenmiştir. EBA Platform kullanımını yüz yüze eğitimde en fazla internet alt yapı sorunları, internet hızı, akıllı tahta arızaları, içerik yetersizliği ve ders süresinin yetersizliği etkilerken uzaktan eğitim döneminde öğrencilerin teknolojik ekipman eksikliği, internet alt yapı sorunları ve internet hızı etkilemektedir. Fen bilimleri öğretmenlerinin EBA Platformu' ndan faydalanmalarına ilişkin görüşleri ile cinsiyetleri arasındaki ilişkiye bağımsız t-testi ile bakılmış ve kadın öğretmenler lehine anlamlı bir fark oluştuğu belirlenmiştir. Fen bilimleri öğretmenlerinin EBA Platformu' ndan faydalanmalarına ilişkin görüşleri öğretmenlerin yaş, mesleki kıdem ve görev yeri değişkenine göre Anova testine tabi turulduğunda ise aralarında anlamlı bir farkın olmadığı belirlenmiştir. EBA Platformu hem yüz yüze hem de uzaktan eğitimde kullanım durumu ve fayda düzeyinin arttırılabilmesi için öncelikle okullarda eksik olan teknolojik ekipman, internet alt yapı ve internet hızı sorunları giderilmeli ve öğretmenlere teşvik çalışmalarına ağırlık verilmelidir.
Öğe
Farklı dozlarda arı sütü ile beslenen etlik piliçlerin etleri ile yenilebilir iç organlarının kalite özelliklerinin belirlenmesi
(Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2024) Bayır, Esra; Yaman, Ahmet
Bu çalışmada etlik piliç rasyonlarına liyofilize arı sütü eklenmesinin karkas performansına ve et kalitesineetkisi araştırılmıştır.Bu amaçla ticari işletmeden alınan bir günlük Ross 308 etlik erkek civcivler dört gruba ayrılmış, kontrol grubu bazal yemle, diğer gruplar ise bazal yeme farklı oranlarda arı sütü (25-50 ve 75 ppm) ilave edilen yemlerle ad-libitum olarak beslenmiştir. Etlik piliçler 35. ve 42. günlerde kesilmiş, soğutularak rigormortistensonra analize alınmıştır. Karkas, iç organlar ve karkas parçaları ağırlıkları, etlerinbileşim ve teknolojik özellikleri araştırılmıştır. Yeme ilave edilen arı sütününkarkas ağırlıklarındave iç organ ağırlıklarında bir değişime sebep olmadığıbelirlenmiştir. Arı sütü göğüs ve but etlerinde protein değerlerini ve kuru madde değerlerini etkilememiştir. Su tutma kapasitelerinde ise artış belirlenmiştir.pH değerlerinde ise artırıcı etki göstermiştir (P<0.05). Göğüs etlerinin 35 ve 42. gün pişirme kayıpları azalırken but etlerinin pişirme kayıpları artmıştır (P<0.05). Su tutma kapasitesi göğüs etlerinde artış göstermiştir.Örneklerin renk değerlerinde farklılık görülmemekle birlikte sadece a* değerinde artışlar belirlenmiştir. Tadım testi sonuçlarında ise ilave edilen arı sütünün tadı etkilemediği tespit edilmiştir. Sonuç olarak etlik piliçlerin beslenmesinde yeme ilave edilen arı sütü verim açısından karkas ağırlıklarını etkilemezken, etin teknolojik özelliklerinde olumlu gelişmeler meydana getirmiştir. ANAHTAR KELİMELER: Etlik Piliç, Performans, Arı Sütü, Karkas